Turkey-Israel relations, starting with Turkey's recognition of Israel as a sovereign state in 1949, have gained momentum since the early 1990s despite being fluctuant because of Israel’s policies negatively affecting peace and stability in the Middle East. During the 1990s, the two countries’ relations developed rapidly with a series of agreements, especially signed in 1996, and since then the relations have been multidimensional, including military, diplomatic, political, economic, and intelligence. In the following years, especially in the 2000s economic relations have increased remarkably. It is observed that the economic relations established between the two countries continue to be influenced by the political crises, notwithstanding the various political tensions between Turkey and Israel, especially after 2010 and onwards. The study dwells on the economy as an unchanging dynamic in the 1990s, when Turkey was in a strong strategic alliance with Israel, and in the 2000s when Turkey was experiencing some political crises with Israeli government. In this context, it is revealed that the determinations of economic rationality in Turkey-Israel relations are preliminary in every period and that the developments in trade and direct investment relations between the two countries continue to be effective in their own course independent of the fluctuations in the political conjuncture.
Turkey-Israeli relations Economy Trade-politics relationship Foreign trade volume Investment
Türkiye’nin 1949 yılında İsrail devletini tanımasıyla başlayan Türkiye-İsrail ilişkileri, İsrail’in Ortadoğu’da barış ve istikrarı olumsuz etkileyen politikaları nedeniyle inişli çıkışlı bir seyir izlemekle birlikte
1990’ların başlarından itibaren ivme kazanmıştır. 1990’lar boyunca iki ülke ilişkileri özellikle 1996 yılında imzalanan bir dizi antlaşma ile hızlı bir gelişme göstermiş ve bu tarihten sonra ilişkiler askeri, diplomatik, siyasi, ekonomik ve istihbarî unsurları içeren çok boyutlu bir niteliğe sahip olmuştur. Takip eden yıllarda, özellikle 2000’lerde ekonomik ilişkiler dikkat çekici bir biçimde artmıştır. İki ülke arasında tesis edilmiş olan ekonomik ilişkilerin, özellikle 2010 ve sonrasında Türkiye-İsrail arasında yaşanan muhtelif politik gerilimlere rağmen siyasal krizlerden etkilenmeyecek biçimde devam ettiği gözlemlenmektedir. Çalışma, Türkiye’nin İsrail ile güçlü bir stratejik ittifak ilişkisi kurduğu dönem olan 1990’lı yıllar ile İsrail devletiyle birtakım siyasal krizler yaşadığı 2000’li yıllarda, değişmeyen bir dinamik olarak ekonominin üzerine durmaktadır. Bu bağlamda çalışmada, Türkiye-İsrail ilişkilerinde ekonomik rasyonalitenin belirleyiciliğinin her dönem ön planda olduğu, iki ülke arasındaki ticaret ve doğrudan yatırım ilişkilerinde yaşanan gelişmelerin siyasal konjonktürdeki dalgalanmalardan bağımsız kendi mecrasında etkinliğini sürdürdüğü ortaya konulmaktadır.
Türkiye-İsrail ilişkileri ekonomi ticaret-siyaset ilişkisi dış ticaret hacmi yatırım
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 6 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 6 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 74 Sayı: 4 |