Öz
Ulusların kökenleri çok eskilere gitse de ulusçuluğun bir devlet yönetiminin temel ögesi
olabileceği fikri Fransız İhtilali sonrasına dayanmaktadır. Ulusçuluk önce Avrupa’da başlayıp
tüm dünyaya yayılmıştır. Bu yayılımda kapitalizmin yükselişi, teknolojinin ve iletişimin araçlarının
gelişiminin payı olduğu düşünülmektedir. Avrupa’da İmparatorlukların yıkılışı sonrası en makul
çözüm olarak görülen ulus-devletleşme kısa sürede tüm dünyada korsanlanabilen bir fikir olarak
kabul görmüştür. En küçük ada devleti ile en büyük toprak parçasına sahip devlet ulusdevletleşme ile eşit tanınma hakkına sahip olmuştur. Süreçle birlikte ulus-devletleşen ülkeler
hem vatandaşlarının hem de diğer dünya devletlerinin nezdinde kabul görmek ve meşrulaşmak
amacıyla çeşitli parametrelere ihtiyaç duymuştur. Bunlar ulus fikrini temsil etme ve gelecek
nesillere aktarımını sağlama işlevine sahip araçlardır. Bu parametrelerin halkın soyut hislerine
hitap etmesi ve halkın vatanına karşılıksız bir sevgi ile bağlanmayı öğretmesi arzulanmıştır. Milli
bayramlar, bayraklar ve millî marşlar bu araçlardan bazılarıdır. Bu çalışmada parametrelerden
olan milli marşların analizine yer verilmiştir. Milli marşların ülkelerin özet metinleri olduğu
düşüncesiyle yola çıkılmıştır. Çalışma nitel araştırma yönteminde içerik analizi olarak dizayn
edilmiştir. Örneklem olarak tek bir kıtaya yönelmek yerine ülkeler ve kıtalar arası analiz
hedefiyle beş coğrafi kıtadaki en kalabalık nüfusa sahip üç ülke seçilmiş ve böylelikle toplamda
15 milli marşın içerik analizi yapılmıştır. Çalışma sonucunda; milli marşların içerdikleri temaların
ülkelerin tarihsel süreçleri, toplumsal yapıları, toplumsal perspektifleri vb. etkenler aracılığıyla
şekillendiği ve milli marşların ülkelerin imajını temsil eden özet metinler oldukları ortaya
konulmuştur.