It can be said that Iran is an important representative of the elegiac (mersiye) tradition due to its association with pre and post-Islamic historical and religious narratives, its mass performances, the presence of professional performers, and the gradual expansion of its areas of use. Having a rich community with ethnic groups such as Turks, Lor, Persians, Kurds, Baluch and Arabs in the country has played a major role in the development of the tradition. As a matter of fact, the formation of Shiism, which has been adopted to a great extent in Iran, was basically shaped by the religious narrative based on the Karbala Event, even though it can be traced back to the debates on who will assume the succession of Islam. This narrative, which has been maintained in a religious and literary structure with the tradition of elegiac (mersiyeh), has maintained its continuity, albeit with ups and downs, with the influence of the communities and states that form the source of the historical narrative and has survived to the present day. The presence of Turkish states and communities that have dominated the region for many years among these states in the preservation of the continuity of the tradition contains a historical message that requires the examination of its influence compared to other ethnic minorities. As a matter of fact, the role of identity differences can be much more decisive for traditions that can show region-specific changes. In this framework, it has been determined that Iranian Turks have an important role in the elegiac (mersiye) tradition not only with its historical continuity but also in many aspects that constitute a tradition such as creating performance and performer environments, creating texts and preserving the Turkish language. It is seen that Zanjan stands out among the regions that make great contributions to this role. The biggest contribution of Zanjan, a province in Iranian Azerbaijan where mostly Turks live, to the tradition is that it created a ecole with the establishment of schools where nationally and internationally known Turkish praisers (meddahs) were trained. In this respect, this study examines the elegiac (mersiye) tradition of the Turks, who constitute the most populous ethnic group after the Persians in Iran, which borders our country. First of all, the relationship between “elegiac and mersiye” is emphasized, and the historical development of the tradition in Iran and its structure in Iranian Turks are also mentioned. Subsequently, it focuses on the introduction of the praiser (meddah) schools in the region. Based on these considerations, the main purpose of this study is to reveal the historical continuity of the development course of the tradition and its reflections on the Iranian Turks with its contributions. In the study, which is limited to the praiser (meddah) schools of Zanjan, which is observed to indicate the existence of a ecole due to its comprehensive structure, the data compiled through fieldwork from the province of Zanjan in the Iranian Azerbaijan region were used.
The Elegiac (Mersiye) Tradition Iranian Turks Zanjan Praiser (Meddah) Schools
İran’ın; İslam öncesi ve sonrası tarihî ve dinî anlatılarla ilişkilendirmesi, kitlesel gösterilere sahne olması, profesyonel icracıların mevcudiyeti ve kullanım alanlarını giderek artan bir şekilde genişletmesiyle mersiye geleneğinin önemli bir temsilcisi olduğu söylenilebilir. Geleneğin bu denli gelişiminde ülkede bulunan Türk, Lor, Fars, Kürt, Beluç ve Arap gibi etnik gruplarla zengin bir topluluğa sahip olunması büyük rol oynamıştır. Nitekim İran’da çok büyük oranda benimsenen Şiiliğin oluşumu, İslam halefliğini kimin üsteleneceği tartışmalarına kadar öncesine götürülebilse de temelde Kerbela Hadisesi’ne dayandırılan dinî anlatıyla şekillenmiştir. Dinî ve edebî bir yapıda mersiye geleneği ile sürdürülen bu anlatı, tarihî anlatıya kaynaklık oluşturan toplulukların ve devletlerin de etkisiyle de inişli çıkışlı bir şekilde olsa da sürekliliğini korumuş ve günümüze kadar gelmiştir. Geleneğin sürekliliğinin korunmasında bu devletler içinde bölgeye uzun yıllar hâkim olan Türk devletlerinin ve topluluklarının varlığı, diğer etnik azınlıklara nazaran etkisinin irdelenmesinin göz önünde tutulmasını gerektiren tarihsel bir mesaj içermektedir. Nitekim bölgeye özgü değişiklikler gösterebilen gelenekler için kimlik farklılıklarının rolü çok daha belirleyici olabilmektedir. Bu çerçevede İran Türklerinin mersiye geleneğinde yalnızca tarihsel sürekliliğiyle değil icra ve icracı ortamları yaratması, metinler oluşturması ve Türk dilini muhafaza etmesi gibi bir gelenek oluşturan pek çok hususta önemli rolü olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu role büyük katkılar sunan bölgeler arasında Zencan’ın öne çıktığı görülmektedir. İran Azerbaycanı’nda bulunan ve büyük oranda Türklerin yaşadığı bir il olan Zencan’ın geleneğe en büyük katkısı ise ulusal ve uluslararası alanda bilinen Türk meddahlarının yetiştirildiği mekteplerin kurulmasıyla bir ekol oluşturmasıdır. Bu itibarla ele alınan çalışmada, ülkemize sınırı olan İran’ın Farslardan sonra en kalabalık etnik grubunu oluşturan Türklerin mersiye geleneği incelenmiştir. Öncelikli olarak “ağıt ve mersiye” ilişkisine dikkat çekilen incelemede, geleneğin İran’daki tarihî gelişimi ile İran Türklerindeki yapısına da değinilmiştir. Akabinde ise bölgedeki meddah mekteplerinin tanıtılmasına odaklanılmıştır. Bu hususlara bağlı olarak çalışmanın temel amacını, geleneğin gelişim seyrinin tarihî sürekliliği ve katkılarıyla İran Türkleri üzerindeki yansımalarının ortaya konulabilmesi oluşturmaktadır. Çok kapsamlı bir yapıya sahip olması nedeniyle örneklemin, bir ekolün varlığına işaret ettiği gözlemlenen Zencan meddah mektepleriyle sınırlandırılan çalışmada, İran Azerbaycanı bölgesinde bulunan Zencan ilinden, saha çalışması yoluyla derlenen veriler kullanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Dışındaki Türk Halk Bilimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 10 Mart 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 15 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 23 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 10 Kasım 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 12 Sayı: 38 |
Avrasyad''de yayınlanan makaleler, Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır. Bilimsel araştırmaları kamuya ücretsiz sunmanın bilginin küresel paylaşımını artıracağı ilkesini benimseyen dergi, tüm içeriğine anında açık erişim sağlamaktadır. Makalelerdeki fikir ve görüşlerin sorumluluğu sadece yazarlarına ait olup Avrasyad''nin görüşlerini yansıtmazlar. Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası