Numerous studies indicate that individuals experiencing psychological distress often face various forms of discrimination, prejudice, and stigma which leads them to hide their problems. However, contrary to this generalization, some research demonstrates that individuals tend to use diagnosis as a label in a medical system. In this study, we argue that within the context of changing social structures and discourses, the tendency to hide psychological problems due to stigma has transformed into a tool for recognition within a medical system. Of course, our viewpoint does not negate the impact of stigma and prejudice on the subject. Our emphasis here is that for certain symptoms and processes like OCD, this situation can function differently. In this paper, we will first review the views that stigma leads to the concealment of mental issues, and then elaborate on studies that support the opposite view. More specifically, we will analyze the assertion that OCD is an illness within the framework of symptom specific characteristics. We will subsequently delve deeper into this counterargument theoretically. In this context, we will evaluate the power of medicine and the discourse of medicalization, as discussed in the works of Foucault, Illich, and Timurturkan, as well as Lacan's theory on the mirror stage, the moment of recognition, and the subject who supposed to know. This study has significant implications, especially in the field of psychotherapy, for assessing and understanding how individuals relate to their own psychological states.
legitimization through diagnosis recognition medicalization stigma
Çok sayıda araştırma, psikolojik sıkıntılar yaşayan bireylerin genellikle çevreleri tarafından çeşitli ayrımcılık, önyargı ve damgalamaya maruz kaldıklarını ve bu nedenle sorunlarını sıklıkla gizleme eğiliminde olduklarını belirtmektedir ancak bu genellemeyle uyumsuz olarak, bazı araştırmalar bireylerin özelikle bir tanı kullanma eğilimlerine dikkat çekmektedir. Bu çalışmada değişen toplumsal yapı ve söylemler ışığında psikolojik problemlerin damgalanma nedeniyle gizlenme eğiliminde olduğu genellemesine karşı çıkarak bazı öznel süreçler için tıbbi bir sistem içinde tanı almanın öznenin tanınmasının bir aracı haline dönüştüğünü ileri sürmekteyiz. Elbette bu görüşümüz, damgalanma ve önyargının konu üzerindeki etkisini yadsıdığımız anlamına gelmemektedir. Buradaki vurgumuz, bazı semptomlar ve süreçler için bu durumun aksine de işlev görebileceği yönündedir. Bu doğrultuda öncelikle damgalanma ve önyargının ruhsal sorunların gizlenmesine yol açtığı görüşlerini inceleyecek ardından bu görüşün aksini destekleyici nitelikteki kişilerin tanı kullanma gayretlerini gösteren çalışmaları ele alacağız. Sonrasında bu argümanı teorik olarak derinleştireceğiz. Foucault, Illich, Timurturkan gibi araştırmacıların eserlerinde ele aldığı tıbbın gücü ve tıbbileştirme söylemini ve ayrıca psikanalist Lacan’ın Özne'nin oluşum sürecine dair sunduğu teorisindeki ayna evresi, tanınma anı, bildiği varsayılan özne kavramlarını bu kapsamda değerlendireceğiz. Bu çalışmanın özellikle psikoterapi alanında kişilerin kendi psikolojik durumları ile nasıl ilişkilendiklerini değerlendirmek adına önemli çıkarımları bulunmaktadır.
tanı aracılığıyla meşrulaşma tanınma tıbbileştirme damgalama
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Psikoloji |
Bölüm | Kuramsal Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2023 |
Gönderilme Tarihi | 28 Ağustos 2023 |
Kabul Tarihi | 14 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 10 Sayı: 3 |