Bu çalışmanın amacı, Sanayi Devrimi’nden miras kalan geleneksel çalışmaya bakışın farklılaşması gerekliliğini güncel olarak literatürde tartışılan haftada dört gün çalışma konusu üzerinden değerlendirmektir. Zira Sanayi Devrimi çalışma dinamiklerine bakıldığında, uzun çalışma saatleri, kötü çalışma koşulları ve düşük ücretlerin en temel sorun alanları olduğu görülmektedir. Ancak zaman içinde, bu kötü koşullar karşısında işçilerin formel ve enformel mücadelesi başlamış çalışma sürelerinde ve koşullarında birtakım düzenlemelerin hayata geçirildiği görülmüştür. Bu bağlamda hafta tatili ile ilgili düzenlemeler kademeli olarak iyileştirilmiş, çalışma süreleri ise kısaltılmıştır. Nitekim günümüzde gelinen noktada özellikle Covid-19 sonrası, hayata geçirilen pilot uygulamalarla beraber haftada dört gün çalışma konusu tartışılmaktadır. İlgili literatür incelendiğinde daha az sürelerle çalışmanın, iş-yaşam dengesini olumlu etkilediği, verimliliği artırdığı, çalışan bağlılığına pozitif etki ettiği, çevre kirliliğini azalttığı gibi bulgulara ulaşılmıştır. Sonuç olarak tüm sektörler bazında böyle bir uygulama mümkün olmasa da ülkelerin pilot uygulamalarının olumlu sonuçlarının artması, haftada dört gün çalışma sisteminin uygulanabilirliğine olumlu katkı sunabilir.
Yok
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Politika ve Yönetim (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Proje Numarası | Yok |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 2 Nisan 2024 |
Kabul Tarihi | 6 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 7 Sayı: 1 |