Kıyas, Kur’an, Sünnet veya icmâda hükmü bulunmayan meseleye, aralarındaki illet birliği sebebiyle, bu kaynaklardan birinde yer alan meselenin hükmünü vermeyi ifade eden bir kavramdır. İslâm hukukunda deliller teorisinde Kur’an, Sünnet ve icmâdan sonra dördüncü sırada yer alan kıyas İslâm hukukunun önemli kavramlarından biridir. Fıkıh usulünün tedviniyle birlikte âlimler kıyasın mahiyeti, rükünleri, kaynak değeri ve neshin konusu olup olmayacağı meseleleri üzerinde yoğunlaşarak bir kıyas teorisi meydana getirmişlerdir. Bu bağlamda kıyasın gerek başka bir kıyası gerekse başka delillerle sabit hükümleri neshi ve onlar tarafından neshedilmesi konularında usulcüler arasında görüş ayrılıkları meydana gelmiştir. Çoğunluk kıyasın başka hükümleri neshedemeyeceği gibi onlar tarafından da neshedilemeyeceği görüşünü benimsemiştir. Bir kısım usulcü ise celî kıyasın hem nass, icmâ ve başka bir kıyası neshedebileceği hem de onlarla mensûh olabileceğini ileri sürmüşlerdir. Ancak kıyasın sahih olmasının şartı bu kaynaklardan birine aykırı olmamasıdır. Bunlardan biriyle çatışırsa sıhhat şartı ortadan kalktığı için kıyasın hükmü de ortadan kalkar. Hükmü ortadan kalkan delilin başka bir hükmü neshetmesi mümkün değildir. Ayrıca nesh teorisine göre bir hüküm ancak kendi misli bir delille neshedilebilir. Kıyas kuvvet yönünden bu delillerin dengi olmadığından onlardan herhangi birini neshetmesi tasavvur edilemez. Bir de kıyas zannî bir delildir. Zannî olanın kat’î olanı neshetmesi imkânsızdır. Bu bakımdan ister celî ister hafî olsun kıyasın nass, icmâ veya başka bir kıyası neshetmesi caiz olmadığı gibi onlar tarafından neshedilmesi de mümkün değildir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 3 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 7 Sayı: 1 |
BEÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC ND) ile lisanslanmıştır