Kur’ân, müminlerin ehl-i kitapla münasebetlerinde uymaları gereken birtakım kurallar vazetmiştir. Bu çalışmada söz konusu kurallardan hareketle müminler ve kitâbîler arasındaki ilişkilerin sınırlarına dair tespitlerde bulunulması hedeflenmektedir. Ehl-i kitapla izdivaç hususunda mümin erkeklerle mümin kadınlar farklı hükümlere muhataptırlar. Mümin erkeklere kitap ehliyle evlenebilme serbestîsi sunulmuş olup onlarla izdivaç hususundaki yasağın muhatabı mümin kadınlardır. Müminler ehl-i kitapla dostluktan nehiy olunmuşlardır. Kur’ân, malum tabirin kapsamına giren iki dinin mensuplarının birbirlerinin dostu olduğunu ifade etmiş, müminlerden onları dost edinenlerin de onlardan olduğuna hükmetmiştir. Müminlere, ehl-i kitaptan Allah’a ve âhiret gününe inanmayanlar, Allah’ın ve rasulünün haram kıldığını haram saymayanlar ve hak din olan İslâm’ı din edinmeyenlerle, onlar boyun eğip kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşmalarını emretmiştir. Ehl-i kitap, Kur’ân’ın haklarında, “Sen onların dinlerine uymadıkça Yahudi ve Hıristiyanlar senden asla hoşnut olmayacaklardır.” buyurduğu kimseler olmaları hasebiyle müminler için daima birer tehdittirler. Buna rağmen, Kur’ân’ın, müminlere sunduğu, kendileriyle din savaşı yapmayan, kendilerini yurtlarından çıkarmayan kimselere iyilik yapma ve adaletli davranma serbestîsi onları da kapsamaktadır. Ayrıca Kur’ân müminlere, içlerinden zulmedenleri bir yana, ehl-i kitapla en güzel yoldan mücadele etmelerini emir buyurmuştur. Ehl-i kitapla ilgili bir diğer müsaade ise onların yiyeceğinin müminlere helal kılınmış olmasıdır.
The Qur’an has imposed a set of rules which muslims must abide in their relations with the ahl al-kitab. In this study, it is aimed to determine the limits of the relations between muslims and scriptures, based on the rules in question. Muslim men and muslim women are subject to different provisions in respect to marriage by the ahl al-kitab. The freedom of marrying the ahl al-kitab has been given to the muslim men, and the addressee of the prohibition on marriage with them is the muslim women. Muslims have been forbidden to become friends with the ahl al-kitab. The Qur’an has stated that the members of the two religions who are included in the scope of the known term, are friends of each other, and it has ruled that the muslims who become friends with them are also among them. It has ordered muslims to fight those from the ahl al-kitab who do not believe in Allah and the hereafter, those who do not consider as haram what Allah and the prophet have made haram and those who do not follow Islam which is the true religion, until they bow down and pay the jizya by their own hands. The ahl al-kitab is always a threat to muslims as they are the people about whom the Qur’an says, “Jews and Christians will never be pleased with you unless you follow their religion.” Despite this, the freedom, which the Qur’an offers to muslims, of doing favour and acting fairly to those who do not wage holy war against them and do not expel them from their homelands, also includes them. In addition, the Qur’an has ordered muslims to fight against the ahl al-kitab in the best way, except that the oppressors among them. Another permission related to the ahl al-kitab is that their food is made halal for muslims.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 13 Aralık 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 4 Sayı: 2 |