Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin 1990’ların başında dağılması ve uluslararası sistemin yeniden yapılanması Türk Dış Politikası’nda da yeni arayışları beraberinde getirmiştir. Orta Asya’dan Balkanlar’a, Orta Doğu’dan Kafkasya’ya kadar ortaya çıkan güç boşluklarını değerlendirme arayışında olan Türkiye, bu bölgelere yönelik yeni bir dış politika teşekkül ettirme çabasını ortaya koymuştur. Bu arayış yalnızca dış politikayı şekillendiren kişi ve kurumların değil devletin farklı unsurlarının da eylem ve söylem üretmesini yanında getirmiştir. Bu unsurlardan biri de Diyanet İşleri Başkanlığı olmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı bu dönemden itibaren özellikle Müslüman nüfusun çoğunluğu teşkil ettiği ve tarihi süreç içerisinde kültürel ortaklıkların tesis edildiği ülkelerle alakalı dış politika yapım sürecinin aktörlerinden biri olmuştur. Bunun yanında Diyanet İşleri Başkanlığı Ocak 1991’den itibaren neşretmeye başladığı Diyanet Aylık Dergi’de sıklıkla Türk Dış Politikası’nı gündemine taşımış, Türkiye’nin yeni dünya sistemi içerisinde alacağı pozisyon ve üreteceği politikalar hususunda görüş bildirmiştir. Bu doğrultuda söylem analizi yönteminin kullanılacağı çalışmada 1990’larda Diyanet Aylık Dergi’de yer alan dış politik söylemler tetkik edilecektir. Çalışmanın neticesinde varılan sonuç Diyanet İşleri Başkanlığı’nın SSCB’nin yıkılmasının ardından özellikle Müslümanların çoğunluğu oluşturduğu bölgelerde dış politika yapımı hususunda etkin hale getirildiği ve Diyanet Aylık Dergi vasıtası ile dış politika hususunda gerek söylem üretildiği gerekse Başkanlığın ortaya koyduğu faaliyetlerin dergide kendisine yer bulduğu olmuştur.
Türk Dış Politikası Diyanet İşleri Başkanlığı Diyanet Aylık Dergi
Dissolution of Union of Soviet Socialist Republics at the beginning of 90’s and restructuring of international system has implied new seekings in Turkish foreing policy. Turkey wanted to have benefit from the power gaps which occurred from Middle Asia to Balkans and from Middle East to Caucasia, it has exhibited its seeking of new foreign policies directed these areas. This seeking has implied to not only people and institution that shaped foreign policies but also government’s different aspects in order to produce action and discourse. One of these aspects are the Presidency of Religious Affairs. It had been the one of the actors that produced foreign policies between the countries that have cultural overlap and majority of Muslim population. In addition, a journal which had been published since 1991 by Presidency of Religious Affairs called Monthly Journal of Religious Affairs had Turkish Foreign Policies in its agenda and presented opinios about Turkey’s position in the new system of world and which policies will be produced. In this direction within discourse analysis method, the foreign policies discourses which publish in Monthly Journal of Religious Affairs on 90’s will be examined. The result of the study shows that, the Presidency of Religious Affairs had been active about foreign policies on the places where major population is Muslim afer dissolution of USSR. By the help of Monthly Journal of Religious Affairs, discourses about foreign policies had been produced and events of the Presidency had found a place in the journal.
Turkish foreign policy Presidency of Religious Affairs Monthly Journal of Religious Affairs
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 27 Kasım 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 5 Sayı: Uluslararası İktisadi ve İdari Bilimler Kongresi: Krizler, Belirsizlikler ve Arayışlar Özel Sayısı |