İslâm'ın ilk asrında, ilimden edebiyata, tarihten sanata, kısaca hayatın bütününe Kur'an'ın etkisi damga vurmuştur. İnsanlara ve cinlere meydan okuyan Kur'an, şiir ve edebiyata da tesir etmiş; onu daha iyi anlama çabaları birçok ilimle birlikte Arap belagatini de oluşturmuştur. Onun tebliğcisi ve uygulayıcısı Hz. Peygamber'in takdir ettiği şairlerden biri de Lebîd b. Rabî‘a'dır. O, İmruu'l-Kays, Tarafe b. el-‘Abd, Zuheyr b. Ebî Sulma ve ‘Amr b. Kulsum ile birlikte, üzerinde ittifak olan beş mu‘allâka sahibinden biri olup, bunlar içerisinde Müslüman olan tek şairdir. Altıncı yüzyılın ikinci yarısında dünyaya gelmiş, yüz seneyi aşkın yaşayarak, Muâviye döneminde vefat etmiştir. Şiirleri, Araplar tarafından çok takdir edilen Lebîd'in, İslâm'a girdikten sonra şiir söylemeyi bıraktığı veya çok az şiir söylediği nakledilir. Onun İslâmiyet dönemindeki şiirlerine bakıldığında, Kur’an-ı Kerim’in tesirinde kaldığı açıkça görülür. Şiirlerinde tabiat ve hayvan tasvirlerinin yanı sıra hanîf dininin bazı değerlerine de rastlanır. Ona ait müstakil bir medih şiiri yoksa da; özellikle Câhiliyye dönemindeki şiirlerinde fahr teması baskındır. Mersiye, vasf, hiciv ve hikmet türünde de birçok şiiri olan Lebîd, fahr türüne dâhil olan şiirlerinde daha çok kendisiyle, ailesiyle, kabilesiyle ve atalarıyla övünerek, bu temayı ustalıkla işlemiştir. Bu çalışma, onun hayatı ve şiirine dair kesitler sunduktan sonra, Dîvân'ındaki fahr konulu şiirlerinden örnekler sunmayı ve onun İslâmiyet öncesi ve sonrası dönemlerini mukayese etmeyi hedeflemektedir.
İLGİNİZ VE EMEĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER...
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Mayıs 2020 |
Gönderilme Tarihi | 15 Ocak 2020 |
Kabul Tarihi | 11 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |