17. yüzyılın önemli düşünürlerinden olan J. Locke, dönemin epistemolojik paradigmasının oluşumunda önemli bir rol ifa etmiştir. Felsefi görüşleriyle kendisinden sonraki dönemleri de etkileyen filozof, özellikle Aydınlanma düşüncesinin kilometre taşlarından biri olarak kabul edilebilir. Epistemolojisini bütünüyle deney üzerine inşa etme iddiasında olan filozofun, bu iddiasını ne denli tutarlı bir biçimde gerçekleştirdiği tartışmaya açıktır. Bununla beraber epistemolojisini kurgularken yaptığı birçok çözümlemenin çağdaş epistemolojilerde karşılık bulan bir mahiyette olduğunu söyleyebiliriz. Epistemolojik doğruluk meselesi de bunlardan biridir. Bu çalışmada Locke’un doğruluk görüşü, epistemolojisi bağlamında tartışmaya konu edilecek ve ancak kısmi bir doğruluk ortaya koyabildiği ileri sürülecektir. Bunun ise filozofun “bütün bilgilerimizin basit idelerden oluştuğu” biçimindeki tümel ve tikeli tazammun eden kabulünden kaynaklandığı iddia edilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 26 Aralık 2021 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 11 Sayı: 2 |
BİLSAM Yayıncılık Bu dergi açık erişim sağlama politikasını benimsemiştir.
Dergide yayınlanan yazıların ilmî, fikrî ve hukukî sorumluluğu yazarlarına aittir. Yayın kurulu gönderilen yazıların yayınlanıp yayınlanmaması konusunda serbesttir. Dergiye gönderilen yazılar iade edilmez. DERGİYE GÖNDERİLEN YAYINLAR İNTİHAL AÇISINDAN İNCELENİR.
Yayımlanmış yazıların her türlü yayın hakkı Birey ve Toplum Dergisi'ne aittir. Dergide yayımlanmış yazılardan kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.