Küreselleşmenin malî
sektöre en önemli yansıması, sermayenin piyasalar arasında dolaşımının
serbestleştirilmesi olmuştur. Küreselleşmeye ilave olarak teknolojik
ilerlemelerin de etkisiyle sermaye sınırları hızlıca aşmış ve dünyada çeşitli
ülkelere yayılan bir ağ oluşturulmuştur. Bu serbestleştirme bir yandan
sermayeye yeni kar olanakları sağlarken, diğer yandan da sermaye açığı bulunan
gelişmekte olan ülkelere sermaye akışı ile finansman olanakları sunmuştur.
Küresel finansal serbestleştirmenin
yansımasının görüldüğü bir başka alan ise ulusal varlık fonlarıdır. Ülkemizdeki
varlığı görece yeni olmakla birlikte dünyadaki örnekleri çok eskilere dayanan
ulusal varlık fonları, günümüz itibarıyla uluslararası finansal piyasaları
temelinden sarsabilecek büyüklüklere ulaşmıştır. Önceleri stratejik sektörlere
yatırım yapan ulusal varlık fonları, süreç içerisinde portföylerine her türlü
yatırımı katmıştır.
Ulusal varlık fonlarının
ele alındığı bu çalışmada, varlık fonlarının günümüz şartları dâhilinde ifade
ettiği anlam, politika aracı haline dönüştürülme süreçleri, finansman
alanındaki yeri, rolü, amaçları, uluslararası ilkeleri ve türleri irdelenerek,
dünyadaki işleyişi belli başlı örnekleri mercek altına alınmıştır. Ayrıca
Türkiye’de uygulanacak varlık fonunun özellikleri ile işleyişi ana hatlarıyla açıklandıktan
sonra bu fonların finansal serbestleşmeyle ilişkisi analiz edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 7 Sayı: 2 |