Objective: This study aims to investigate the false positive outcomes in urine analysis via the immunoassay method within an addiction treatment center outpatient clinic. While widely utilized for substance detection, false positive results in the immunoassay method can cause misleading. This study aims to attract attention to false positivity and its implications.
Methods: Conducted at an Alcohol and Drug Addiction Center outpatient clinic, the study retrospectively examines urine analyses from February to May 2023. Among 5109 immunoassay-based urine analyses, only 25 were subjected to confirmation through liquid chromatography-tandem mass spectrometry (LC-MS).
Results: The findings demonstrate that LC-MS verified 40% of immunoassay-positive urine samples as true positives. Significantly, false positive results were notable, particularly in cases involving benzodiazepines. The study accentuates a noteworthy disparity between initial immunoassay outcomes and subsequent confirmatory tests, casting doubts on the reliability of the immunoassay method. A fundamental discovery is the consistent identification of pregabalin and gabapentin in urine samples yielding false positive benzodiazepine results during confirmation analysis. This revelation prompts inquiries into the potential cross-reactivity of these medications in immunoassay-based tests, suggesting the need for careful consideration in clinical and forensic contexts.
Conclusion: The study underscores the importance of confirmatory testing for result accuracy and the multifaceted implications of false positives on patient-doctor relationships, treatment decisions, and patient safety. Acknowledging the study's limitations, such as its retrospective nature and limited participant pool, the research underscores the requirement for a comprehensive approach to substance detection, merging screening and confirmatory analyses to enhance diagnostic dependability.
Amaç: Bağımlılık yapan maddelerin taranması ve tespiti, gerek kişinin tedavi süreci, gerekse adli boyutları için önem arzetmektedir. Sıklıkla kullanılan bir yöntem olan idrarda immunoassay yöntemi ile madde tespiti, zaman zaman yanlış-pozitif sonuçlar verebilmektedir. Bu çalışmada, kliniğimizde immunoassay ile idrarında madde metaboliti saptanan sonuçların ne kadarının yanlış-pozitif olduğunun incelenmesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Bir AMATEM kliniğinde Şubat ve Mayıs 2023 tarihleri arasında yapılan idrar analizlerinin retrospektif olarak incelenmesi ile bu çalışma gerçekleştirilmiştir. 5109 hastanın verisi taranmış ve çalışma için uygun olan 25 hasta çalışmaya dahil edilmiştir; kişilerin yaş, cinsiyet, medeni durum ve idrar analiz sonuçlarına hastane kayıtlarından ulaşılmış, kendileriyle yüz yüze görüşülmemiştir. Çalışma için etik onam alınmıştır (no: E-23/1319).
Bulgular: Çalışmanın sonuçlarına göre, LC-MS ile immünoassay yöntemiyle pozitif sonuç veren idrar örneklerinin sadece %40'ı pozitif olarak saptanmıştır. Opioid pozitifliğiyle doğrulamaya gönderilen idrarların sadece 3 (%23,1) tanesinin, benzodiazepin pozitifliğiyle doğrulamaya gönderilen idrarların ise 7 (%58,3) tanesinin pozitifliği konfirme edilmiştir. Benzodiazepin doğrulama sonucunda pozitif gelenlerin tamamında pregabalin ve gabapentin tespit edilmesi de çalışmamızın önemli bulgularından bir tanesidir.
Sonuç: Çalışmamızın bulguları incelendiğinde, 5109 idrar analizinden sadece 25 tane doğrulama istenmiş olması ve sadece opioid ile benzodiazepin pozitifliğinde doğrulama istenmiş olması dikkate değerdir. İdrarda herhangi bir maddenin pozitifliği saptandığında, hastalar sık sık bunun yanlış pozitif olabileceğini iddia etmektedirler ve çalışmamızın sonuçlarına göre doğrulamaya gönderilen idrarların %60’ının yanlış-pozitif olduğu saptanmıştır. Son yıllarda kötüye kullanımı katlanarak artan pregabalin ve gabapentinin benzodiazepin yanlış-pozitifliğine neden olabileceğini ve immunoassay analizlerinin yanlış-pozitif sonuçlanabileceğini, bağımlılık alanında çalışan psikiyatristlerin göz önünde bulundurmalarında fayda vardır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Ekim 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 25 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 2 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 3 |
Dergimiz Uluslararası hakemli bir dergi olup TÜRKİYE ATIF DİZİNİ, TürkMedline, CrossREF, ASOS index, Google Scholar, JournalTOCs, Eurasian Scientific Journal Index(ESJI), SOBIAD ve ISIindexing dizinlerinde taranmaktadır. TR Dizin(ULAKBİM), SCOPUS, DOAJ için başvurularımızın sonuçlanması beklenmektedir.