İnsanlığın tarım toplumuna geçişi İÖ 10.000-6.000 yıllar arasında Neolitik Çağ’da olmuştur. Bu dönemde tarıma geçilmesinin bir sonucu olarak suya yakın, tarıma elverişli yerlerde sabit köy yerleşmeleri görülmeye başlanmıştır. İnsanların göçebe yaşam tarzından yeni bir düzene geçmesinden dolayı bazı araştırmacılar bu olayı “Neolitik Devrim” olarak adlandırılmıştır. Tarımdaki bu ilerlemenin bir sonucu olarak devam eden süreçte hukuk alanında da çiftçilikle ilgili kanunlar meydana getirilmiştir. Çiftçilikle ilgili ilk yasa örneklerini Mezopotamya ve Anadolu Kanunlarında görmekteyiz.
Roma başlangıçta bir tarım toplumudur. Dünya hukuk tarihine önemli katkılar sunan bu medeniyette çiftçilerle ilgili kanun maddeleri bir hayli yer tutar. Bu yasalar Theodosianus ve Iustinianus hukuk külliyatında toplanarak, geç imparatorluk dönemi uygulamaları kayıt altına alınmıştır. Her ne kadar Digesta 6. yüzyılda oluşturulmuşsa da bu yüzyıla ait kanunların sayısı oldukça azdır. Kanunların geneli 2. ve 5. yüzyıllardaki hukukçuların çalışmalarını içermektedir. Çiftçi Yasaları Geç Antik Çağ’ın son hukuksal metni olan ve Ecloga adı verilen kanunların, ekler kısmında da kendine yer bulacaktır. Yasalar çiftçilerin sadece tarla, hasat ve sınır problemleriyle ilgili değildir. Vergi, büyük ve küçükbaş hayvanlar, kümes hayvanları, üzüm yetiştiriciliği, değirmenler ve tarım aletleri ile ilgili çiftçiler arasında yaşanan sorunlara çözümler sunmaktadır.
İnsanlığın tarım toplumuna geçişi İÖ 10.000-6.000 yıllar arasında Neolitik Çağ’da olmuştur. Bu dönemde tarıma geçilmesinin bir sonucu olarak suya yakın, tarıma elverişli yerlerde sabit köy yerleşmeleri görülmeye başlanmıştır. İnsanların göçebe yaşam tarzından yeni bir düzene geçmesinden dolayı bazı araştırmacılar bu olayı “Neolitik Devrim” olarak adlandırılmıştır. Tarımdaki bu ilerlemenin bir sonucu olarak devam eden süreçte hukuk alanında da çiftçilikle ilgili kanunlar meydana getirilmiştir. Çiftçilikle ilgili ilk yasa örneklerini Mezopotamya ve Anadolu Kanunlarında görmekteyiz.
Roma başlangıçta bir tarım toplumudur. Dünya hukuk tarihine önemli katkılar sunan bu medeniyette çiftçilerle ilgili kanun maddeleri bir hayli yer tutar. Bu yasalar Theodosianus ve Iustinianus hukuk külliyatında toplanarak, geç imparatorluk dönemi uygulamaları kayıt altına alınmıştır. Her ne kadar Digesta 6. yüzyılda oluşturulmuşsa da bu yüzyıla ait kanunların sayısı oldukça azdır. Kanunların geneli 2. ve 5. yüzyıllardaki hukukçuların çalışmalarını içermektedir. Çiftçi Yasaları Geç Antik Çağ’ın son hukuksal metni olan ve Ecloga adı verilen kanunların, ekler kısmında da kendine yer bulacaktır. Yasalar çiftçilerin sadece tarla, hasat ve sınır problemleriyle ilgili değildir. Vergi, büyük ve küçükbaş hayvanlar, kümes hayvanları, üzüm yetiştiriciliği, değirmenler ve tarım aletleri ile ilgili çiftçiler arasında yaşanan sorunlara çözümler sunmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 19 Sayı: 31 |