Dindarlık tartışmaları laik yaşamın
toplumda boy göstermesi ile beraber yoğunlaşmış ve Türkiye’nin siyasal
hareketlerinin ana damarını oluşturmuştur. Bu konu özellikle eğitim kurumları
üzerinden yoğun tartışmaların yaşanmasına neden olmaktadır. Örneğin, mevcut
siyasal iktidarın "dindar nesil yetiştirme" arzusu ve projesi
toplumun önemli laik bir kesiminde "toplum dindarlaşıyor"
kaygılarının artmasına neden olmuştur. Gerçekten kurumsal din eğitim ile
dindarlık arasında mutlak bir ilişki var mıdır? Eğer etkili ise kurumsal din
eğitiminin bireylerin dindarlaşması üzerinde ne kadar etkilidir? İşte bu
çalışma kurumsal din eğitimiyle dindarlaşma arasındaki ilişkiyi kadınlar
üzerinden ortaya koymayı amaçlamıştır. Özellikle “imam hatip ortaokulu”, “ imam
hatip liseleri” ve “ilahiyat fakülteleri”nde eğitim görmüş kadın bireyler ile
bu eğitim kurumlarının dışındaki eğitim kurumlarında eğitim görmüş kişilerin
dindarlık eğilimleri karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir.
Dindarlıkla ilgili ölçeklere
bakıldığında dindarlığın çok boyutlu biçimde ele alındığı görülmektedir. Bu
çalışmanın hipotezine göre Türkiye’de dindarlık her boyutta yaşanmamaktadır.
Acaba, bahsi geçen eğitim kurumlarında öğrenim görmüş bireyler dindarlıklarını
hangi boyutlarda ve düzeylerde yaşamaktadırlar ve diğer eğitim kurumlarında
öğrenim görmüş bireylerden ne düzeyde farklılaşmaktadırlar?
Bu araştırmanın genel evreni Türkiye’de yaşayan kadınlardır. Çalışma
evreni ise Adana’da yaşayan kadınlardır. Veriler tabakalı tesadüfi örnekleme
tekniğiyle tespit edilen 389 kişiden yapılandırılmış anket çalışması yaparak
toplanmıştır. Sonuçlar betimsel ve ilişkisel olarak analiz edilmiştir.
Religiosity
discussions condensed together with secular / laic life emerged in the
community and has been the main vein of Turkey's political movements. It causes
intense discussions especially on educational institutions. For example, the
desire and project of the current political power to a raise “a religious
generation” leads to an increase to concerns that society is pious in an
important secular / secular part of society. Is there really an absolute
relationship between institutional religious education and religiosity? If
effective, how effective is institutional religious education on the
religiousness of individuals? This study aims to reveal on women the
relationship between institutional religious education and religiosity.
Particularly, the tendency of religiosity of women who were educated in Imam
Hatip Middle School, Imam Hatip High Schools and Theology Faculties and those
who were educated in educational institutions other than those educational
institutions were evaluated comparatively.
It is seen
that religiosity is dealt with multidimensionality when the religiosity scales
are examined. Based on the assumption of this work it is not experienced in all
dimensions of religiosity in Turkey and to what extent do individuals who study
in educational institutions differ in terms of which dimensions and levels of
living in other educational institutions? I wonder how the individuals who went
to the mentioned educational institutions are able to live their religiousness
and to what extent do they differ from individuals who went to other
educational institutions?
The general universe of this research is Turkish
society and women. The private universe is the women living in Adana. The data
were collected from 389 people who were determined by stratified random
sampling technique. The results were analysed descriptively and relationally
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Nisan 2019 |
Gönderilme Tarihi | 20 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 48 Sayı: 1 |
Copyright © 2011
Cukurova University Faculty of Education
All rights reserved