Rebellion is a concept that can be explained as the top title of events and movements against authority, disrupting the order and disrupting the flow, and referring to authority. Rebellion, which is a political, legal and sociological term, is a phenomenon that is likely to occur anywhere with a regular structure due to the oppositional relationship between them. By creating social turmoil and upheavals, rebellions cause a chaotic flow to replace the meaningful and orderly functioning of the cosmological system. While the cosmological system is a representation of centrality and power, the chaotic system that emerged with the rebellion brings with it fragmentation and inability to be complete and whole. When the semantic fields formed around the idea of rebellion, which should be evaluated through the concepts of state-nation, ruler-administered, and in the light of the terms of state tradition and philosophy, it can be stated that the way in which the concept of rebellion is explained and interpreted shows characteristic differences specific to nations. The signs and codes formed by the perceptions and designs of the concept of rebellion are embodied through language and reflected in cultural outputs.
It is known that riots at various scales were recorded in Turkish history. It includes the answers about the expression of the rebellion through language, the perceptions and designs of the concept in Turkish state tradition and philosophy. The expression in which the concept of rebellion is most accurately expressed in the old Turks appears as "the mixing of the earth and the sky". This expression is also very important in terms of Turkish state philosophy and indicates that the earth and sky are directly related to the state order. The Turks associated the disruption of the state order with the mixing of the earth and the sky. Those who broke the state order by revolting in the old Turkish states were punished by the command of the earth and the sky; With the re-establishment of the order of the earth and the sky, justice showed itself and public order was strengthened. This is proof that the earth and the sky were created in an order and that this order has reflections in the state system.
In Turkish mythical imagination, the idea that rebellion, which is a concept that simultaneously concerns the two layers of "earth" and "sky", which are interrelated and corresponding to two orders subordinate to the other, interrupts the orderly functioning established in both layers and causes the cosmos to turn into chaos. As it is understood from the documents and information belonging to the ancient Turks, the mixing of the earth and the sky is closely related to the shaking of the state power and the central authority. Based on the knowledge that the sky symbolizes the state and the earth symbolizes the nation in Turkish mythical understanding, making the term "mixing of earth and sky" legible through historical and literary texts will make it possible to make important determinations regarding Turkish state philosophy. From this point of view, in this article, the expression "mixing of the earth and sky", which is the expression of the understanding of rebellion in the old Turks, has been examined in the light of important texts of Turkish history and literature. In the study, firstly, parentheses were opened regarding the perception and design dimensions of the earth and sky in the Turkish cultural universe, then the expression "mixing of earth and sky", which is the expression of the Turks' interpretation of the concept of rebellion, was examined in detail.
Rebellion Mixing of the Earth and the Sky Public Order Turkish State Philosophy
İsyan, otoriteyi hedef alan, düzeni sekteye uğratan, akışı bozan olay ve hareketlerin üst başlığı olarak açıklanabilecek bir kavramdır. Siyasî, hukukî ve sosyolojik bir terim olarak isyan, aralarındaki karşıtlık ilişkisi dolayısıyla, düzenin varlığından söz edilen her yerde karşımıza çıkması muhtemel bir fenomen olma özelliği gösterir. İsyanlar, sosyal kargaşa ve karışıklıklar yaratarak kozmolojik sistemin anlamlı ve düzenli işleyişinin yerini kaotik bir akışın almasına sebebiyet verir. Kozmolojik işleyiş, gücün, merkeziyetin ve iktidarın temsiliyken isyanla ortaya çıkan kaotik yapı, parçalılığı, tam ve bütün olamamayı beraberinde getirir. Devlet-millet, yöneten-yönetilen kavramları üzerinden okunması elzem olan isyan düşüncesi etrafında oluşmuş anlam alanlarının devlet gelenek ve felsefesi terimleri ışığında değerlendirilmesi hâlinde, isyan mefhumunun açıklanma ve yorumlanma biçimlerinin milletlere özgü karakteristik farklılıklar gösterdiği ifade edilebilir. İsyan kavramına ilişkin algı ve tasarımların biçimlendirdiği işaret ve kodlamalar, dil vasıtasıyla somutlaştırılarak kültürel çıktılara yansır.
Türk tarihinde de çeşitli ölçeklerde isyanların kayda geçtiği bilinmektedir. İsyanın dil vasıtasıyla kodlanma ve ifade biçimi, Türk devlet geleneği ve felsefesinde söz konusu kavrama ilişkin algı ve tasarımların biçimi hakkındaki yanıtları içerir. Eski Türklerde isyan kavramının en doğru biçimde ifadesini bulduğu tabir, “yerin ve göğün karışması” olarak karşımıza çıkar. Bu tabir, Türk devlet felsefesi açısından da son derece önemlidir ve yer ile göğün devlet düzeniyle doğrudan ilişkili olduğu kanaatine işaret eder. Türkler, devlet nizamının bozulmasını, yerin ve göğün karışmasıyla ilişkilendirmiştir. Eski Türk devletlerinde isyan çıkararak devlet düzenini bozanlar, yerin ve göğün buyruğu ile cezalandırılmış; yerin ve göğün düzeninin tekrar tesis edilmesiyle adalet kendini göstermiş ve kamu düzeni tahkim edilmiştir. Bu da yerin ve göğün bir düzen içinde yaratıldığının, devlet nizamında da bu düzenin yansımalarının olduğunun kanıtı niteliğindedir.
Türk mitik tasavvurunda, birbiriyle ilişkili ve biri diğerine tabi iki düzene tekabül eden “yer” ve “gök” katmanlarını aynı anda ilgilendiren bir kavram olan isyanın her iki katmanda tesis edilen düzenli işleyişi sekteye uğratarak kozmosun kaosa dönüşmesine sebebiyet verdiği düşüncesi hâkimdir. Eski Türklere ait bilgi ve belgelerden anlaşıldığı kadarıyla yerin ve göğün karışması, devlet erkinin, merkezî otoritenin sarsılması ile yakından ilişkilidir. Türk mitik kavrayışında, göğün devleti, yerin de milleti sembolize ettiği bilgisinden yola çıkarak, “yerin ve göğün karışması” tabirinin tarih ve edebiyat metinleri aracılığıyla okunaklı kılınması, Türk devlet felsefesine ilişkin önemli tespitler yapılmasını mümkün kılacaktır. Buradan hareketle, bu makalede, eski Türklerde isyan anlayışının ifadesi olan “yerin ve göğün karışması” tabiri, Türk tarih ve edebiyatının önemli metinleri ışığında irdelenmiştir. Çalışmada, ilk olarak yer ile göğün Türk kültür evrenindeki algı ve tasarım boyutlarına ilişkin parantez açılmış, ardından Türklerin isyan kavramını yorumlayışlarının ifadesi olan "yer ile göğün karışması" tabiri, detaylı bir biçimde incelenmiştir. Devamında, söz konusu tabir vasıtasıyla somutlaştırılan isyan anlayışı, kaos-kozmos ikiliği üzerinden tartışılmış, bu anlayışın Türk devlet geleneği ve felsefesi bakımından anlam ve öneminin ortaya konulması amaçlanmıştır.
İsyan Yerin ve Göğün Karışması Kamu Düzeni Türk Devlet Felsefesi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Dışındaki Türk Halk Bilimi |
Bölüm | Edebiyat Araştırmaları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 9 Şubat 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 8 Sayı: 2 |