This article is about the criticism of al-Ghazālī against Mu‘tazilah on the point of al-husn and al-qubh rationality. The article investigates the extent to which al-Ghazālī’s defiance of Mu‘tazilah is indeed the reason for his knowledge of moral actions. An ontological debate as to the cause of the al-husn and the al-qubh nature of things is beyond the scope of this article. The main problem of the study is the consistency of judgment, which al-Ghazālī’s compared to Mu‘tazilah. al-Ghazālī claims that the reason/‘aql used by Mu‘tazilah in the reasoning of moral actions is a prior reason/al-‘aql innate. In the article, I act on the assumption that al-Ghazālī’s claim on the matter is not justified. Therefore, the article aims to prove that al-Ghazālī’s claim is not justified and that his claims against Mu‘tazilah are false. The article follows the methods of content analysis and comparative analysis. Thus, it is foreseen to contribute to the literature by correcting a common mistake in tradition.
Makale, hüsün ve kubhun aklîliği noktasında Gazzâlî’nin Mu‘tezile’ye yönelik eleştirilerini konu edinmektedir. Çalışmada, Gazzâlî’nin Mu‘tezile’ye nispet ettiği bazı ahlâkî eylemlerin bilgisinin aklî olduğu fikrinin doğruluğu araştırılmaktadır. Şeylerin hüsün ve kubuh niteliğinin sebebine dair ontolojik bir tartışma, bu çalışmanın kapsamı dışındadır. Burada Mu‘tezile eleştirilerinde belirleyici olan akıl üzerinden bir inceleme yapılmaktadır. Bunun için Gazzâlî’nin ifadeleri, Kādî Abdülcebbâr’ın açıklamalarıyla karşılaştırılmıştır. Dolayısıyla Gazzâlî’nin Mu‘tezile’ye nispet ettiği yargının gerçekliği bu çalışmanın temel problemini ifade etmektedir. Eş‘arî gelenek içinde Gazzâlî, ahlâkî eylemlerin aklîliğinde Mu‘tezile’nin kullandığı aklın, evvelî/fıtrî akıl olduğu iddiasını taşımaktadır. Makale Gazzâlî’nin konuyla ilgili iddiasında haklı olmadığı varsayımından hareket etmiş bulunmaktadır. Bu yüzden makale, Gazzâlî’nin ilgili iddiasında haklı olmadığını ve Mu‘tezile’ye nispet ettiklerinin yanlış olduğunu ortaya koymayı amaç edinmektedir. Varsayımın ele alınması ve temellendirilmesi için makalede içerik ve mukayeseli analiz yöntemleri takip edilmektedir. Bu surette öncelikle Gazzâlî’nin iddialarının odaklandığı yer tespit edilmekte, ardından Kādî Abdülcebbâr’ın konuyu ele alış tarzı ortaya konulmaktadır. Ahlâkî önermelerin bilgi teorisi açısından evvelî akıl kapsamında mı değerlendirildiği soruşturulmaktadır. Buradaki bulgular sayesinde Gazzâlî’nin Mu‘tezile’ye nispet ettikleri arasında bir mukayese gerçekleştirilmektedir. Mu‘tezile’nin bazı ahlâkî eylemlerin aklîliği konusunda evvelî-fıtrî aklı kullandıkları şeklindeki iddianın geçersizliği Kādî Abdülcebbâr özelinde ispat edilmektedir. Böylece gelenekteki yaygın bir hatanın tashihiyle literatüre katkı sağlanması öngörülmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2020 |
Kabul Tarihi | 12 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |