Abû Yaqub b. Ishaq Kindî was the first Muslim philosopher to write a separate treatise on sorrow. There were statements about the sadness that were explained with a few sentences that were advisory and expressed the situation before the Kindî. However, there was not written study with justification and examples before Kindî’s text. A similar trend has been carried out by sufis. While the emphasis of the sufis sadness caused them to be recognized as "ahl-i dard", that is the man of sadness, their state was not a situation to be avoided but rather a demanded state. Based on this, Kindî's approach to sadness and the approaches of sufis were analogized. Among the Islamic philosophers, sorrow was not limited to Kindî alone. Philosophers such as Avicenna, Abu Bakir Razi and Kinalizâde Ali Celebi expressed their opinions on this issue. Ibn Hazm and Ragib al-Isfahanî, whose names are mentioned among Islamic thinkers, are similarly among those who express their opinions about sorrow. We tried to determine to what extent the remedies offered by Kindî for the treatment of sadness served sufis ideals. First of all, the method we have followed is the explanation of the nature, causes, consequences and ways of treatment between Muslim philosophers and sufis. Thus, we tried to make an original subject more comprehensive. We have yet to come across a study that criticizes on the point of view Kindî, sorrow treatment method in terms of Sufi ideals. Therefore, the study is uniquely compared with Sufi thought. Kindî made its definition before explaining the ways to get rid of sadness. Within this definition, he diagnosed it as the loss of something loved. Based on this, he also explained what one should love and what should be attached to it. He expressed the reason for this situation in terms of occurrence and corruption. If one's request is from the realm of mind, then one can attain the constant. The approaches of sufis on this issue also contain similarities and differences. It is wrong to feel sorry for something lost. Just as in kind thinking, things that are involved in becoming and deterioration should be avoided. The sufis, on the other hand, found the method of this by acting according to Allah. According to the sufis, feeling sorry for God is praised. Sorrow for the world is condemned. In other words, it is a virtue if a person is sad because of the sin he has committed, but if a person is sorry for the worldly, it is a shame for sufis.
Ya‘kub b. İshak Kindî (ö. 252/866?), üzüntü hastalığına dair müstakil bir risale yazan ilk Müslüman filozoftur. Onun el-Hile lidef’il-ahzân adlı risalesi, özellikle sonraki ahlak felsefesi eserlerinde üzüntü bahsinin temel referansı olmuştur. Kindî’nin üzüntünün tedavisi için önerdiği çarelerin tasavvufi ideallere ne derece hizmet ettiğini tespit etmeye çalıştığımız bu makalede öncelikle Müslüman filozoflar ile mutasavvıfların üzüntünün mahiyeti, sebepleri, sonuçları ve tedavi yollarına dair açıklamaları temsilcilerinin metinlerinden hareketle ele alınmıştır. Üzüntünün felsefi ve tasavvufi perspektifte ne ifade ettiği, nasıl karşılandığı anlaşılmaya çalışılmıştır. Filozofların başta dünya mutluluğunu sağlamaya yönelik olarak üzüntüyü engellemeyi, meydana geldiği takdirde gidermeyi önemsemelerine karşılık, mutasavvıfların davet etmemekle birlikte başa gelen üzüntüyü davetsiz bir misafir olarak rıza ile karşıladıkları görülmüştür. Kindî düşüncesinde üzüntü tedavisinin neticede yol üzerindeki engelleri kaldırması ve dünyevi bağlılığa mâni olması itibariyle sufinin kemale ermesine katkı sağladığını söylemek mümkündür. Üzüntü karşısındaki felsefi ve tasavvufi yaklaşım farkının en önemli tezahürü, bazı mutasavvıfların üzüntüye muhabbetle yaklaşmasıdır. Geçici dünyevi nimet ve makamlara bağlanmak ve elden çıkınca üzüntüye gark olmak Kindî açısından mutluluğa, mutasavvıflar açısından ruhun tasfiyesine manidir. Ruhun arındırılmaması, iki âlemde de mutsuzluğa sebep olacağı için felsefi tedavi yönteminin sonuçları bakımından tasavvufi ideallerle uyuştuğu söylenebilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Araştırmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 1 |
Danisname Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.