This article analyzes the theoretical foundations of traditional mainstream Islamic political thought regarding establishing political authority, or the concentration of power, and establishing the “state.” One of humanity’s two major political challenges is state-building (or creation), which is defined as the hierarchical structuring of power to ensure people’s material (physical) security, obedience to the government, and, eventually, the establishment of a public order. The other is how to limit power while protecting the spiritual existence and integrity of the relevant human group—that is, how to allow people to realize themselves. The classical Islamic political thought is centered on three principles for establishing political authority: First, the primary goal of political order is to ensure social existence and unity. Second, the rulings based only on ijtihād (dhanniyyât) in response to the circumstances of the time should not be confused with specific rules (qatiyyât) about the foundation of the political system derived from the Qur’an, Sunnah, and ijmā. Third, political authority derives from law, not cosmological or theological claims about the ruler. This article discusses the major theories and models developed during the classical period of Islamic political thought in light of these three issues.
Islam political order state formation concentration of power qatiyyât-dhanniyyât the unity of community shari’ah law
Bu makalede klasik dönemde ana-akım İslam siyaset düşüncesinde teorik düzeyde iktidar alanının oluşumu, diğer bir deyişle iktidarın temerküzü ve “devlet” inşası meselesi incelenecektir. İnsanların maddi (bedensel) güvenliğini sağlayacak şekilde iktidarın hiyerarşik olarak yapılanması, yönetime itaatin halk nezdinde benimsenmesi ve bu şekilde bir kamu düzeninin tesisi anlamına gelen devlet inşası, siyasal alanda insanlık durumunun karşı karşıya kaldığı iki büyük meydan okumadan biridir. Diğeri ise yine ilgili insan grubunun manevi varoluşunu ve ruhsal bütünlüğünü mümkün kılacak, yani kendilerini gerçekleştirebilecek ve özgürlüklerini muhafaza edecek şekilde iktidarın sınırlandırılması meselesidir. Klasik İslam siyaset düşüncesinde iktidar alanının tesisi şu üç unsur etrafında kuramsallaştırılmıştır: Birincisi, siyasal düzenin en öncelikli hedefi toplumsal varlığın ve birliğin muhafazasıdır. İkincisi, siyasal düzenin tesisi söz konusu olduğunda Kur’an, Sünnet ve icmâdan çıkarılan kat’i hükümler (katiyyât) ile ilgili zamanın şartlarına cevap niteliğindeki sadece içtihada dayalı zannî (zanniyyât) hükümler birbirlerine karıştırılmamalıdır. Üçüncüsü, siyasal otoritenin kaynağı yöneticiye dair kozmolojik ya da teolojik iddialar değil, hukuktur. Makalemizde klasik dönemde İslam siyaset düşüncesine dair geliştirilen belli başlı teori ve modeller bu üç husus bağlamında ele alınacaktır.
İslam siyasal düzen devlet inşası iktidar temerküzü katiyyât-zanniyyât toplumsal birlik şer’î hukuk
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dini Araştırmalar (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 25 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 7 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 35 Sayı: 2 |