Öz
Edebü’d-dünyâ ve’d-dîn, 11. yüzyılda yaşayan Basralı âlim Mâverdî’nin kaleme aldığı bir eserdir. Özelde bir tefsir çalışması olmayan bu eser tefsire dair görüşler içermesi itibarıyla çalışmamıza konu olmuştur. Teorik ve pratik ahlâk konularının sistematik bir şekilde ve zengin bir muhteva ile ele alandığı bu kitapta, neredeyse tüm konuların âyetler çerçevesinde işlendiği görülmektedir. Eserde, âyetin âyetle ya da hadislerle izahına öncelik verilmesinin yanı sıra, sahâbe, tâbiûn ya da sonraki âlimlerden aktarılan yorumlar eşliğinde Kur’ân’da bir konuyu anlama çabası, tefsir metodolojisinin ana çizgisini oluşturmaktadır. Müellifin değerlendirme ve tercihlerinin de yansıdığı bu eser, bireysel ve toplumsal ahlâkın genel çerçevesinin Kur’ân ve sünnet kriterleriyle çizildiğini göstermeyi hedeflemektedir. Mâverdî’ye göre dünya ve ahiret kazanımları için gerekli olan, birey ve toplumdan ayırt edilemez erdemlerin temel belirleyicileri, Kur’ân ve Hz. Peygamber’in sözleridir. Müellif, âyetlerin yorumlanmasında en-Nüket ve’l-‘uyûn adlı eserindeki tefsir yöntemini bu eserinde de tekrarlamıştır. O, rivâyetleri temel referans kabul etse de dirâyet tefsir metodunu kullanmayı da ihmal etmemiştir. Bu çalışmadaki temel amaç müellifin Edebü’d-dünyâ ve’d-dîn adlı eseri özelinde edeb-ahlak türü eserlerde âyetlerin ele alınış biçimini tespit etmektir. Konulu tefsir örneği olarak görülebilecek bu tür çalışmalar, tefsir tekniği bakımından sonraki dönem eserleri için de referans kabul edilmiştir.