The current study aims at determining the relation between writing and speaking, by regarding them as a philosophical activity. In this sense, some ontological views were primarily put forward concerning human being as a writing and speaking being. How the tie was made between the actions of writing and speaking, based on the fact that speaking human being turns into a writing being. Following that, similarities between these two actions were studied. Both activities are related to reality and they are the requisite of existence for philosopher. The reasons of the two leading them to be formed are similar and their conditions of existence depend on “language”. Finally, the contrasts of writing and speaking, also thinking, language, reality and in addition to them, which form similarities at the same time and the concept of time were discussed and evaluated
Çalışma yazma ve konuşmayı birer felsefi eylem olarak kabul edip aralarındaki ilişkiyi ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda öncelikle yazan ve konuşan bir varlık olarak insana dair ontolojik görüşler ortaya konulmuştur. Konuşan insanın yazan insana dönüşmesi üzerinden, yazma ve konuşma eylemleri arasındaki bağın nasıl kurulduğu açıklanmıştır. Ardından, bu iki eylem arasındaki benzerlikler ele alınmıştır. Her iki eylem de gerçekliğe ilişkindir, insanın ve özelde filozofun varlık koşuludur. İkisinin de oluşumuna yön veren nedenler benzerdir ve varlık koşulları dil bağlıdır. Son olarak yazma ve konuşma arasındaki karşıtlıkları, aynı zamanda benzerlikleri de oluşturan düşünme, dil, gerçeklik ve bunlara ek olarak zaman kavramı üzerinden ele alınarak değerlendirilmiştir
Diğer ID | JA84JF32AR |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 1 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 13 |