Düz oranlı vergi sistemi, emek
gelirlerini ve kurum gelirlerini tek bir sistem içerisinde çifte vergilendirmeye
olanak vermeden, yalnızca bir kez vergileme işlemi yapılarak ve gelir grubu
fark etmeksizin hepsine tek bir vergi oranının uygulandığı vergi sistemidir.
Düz oranlı vergi sistemi, artan oranlı vergi sisteminin birçok dezavantajlı
durum ve özelliklerini bertaraf etmek adına uygulanacak en ideal vergi
sistemlerinden biridir. Artan oranlı vergi sisteminin muafiyet-istisnalara
fazlasıyla yer vermesi, basitlikten oldukça uzak olması, idare ve mükellef
bazında uyum maliyetlerinin fazla olması, adaleti sağlamak konusunda başarısız
olması, artan vergi oranlarından kaçmak için vergi kaçırma faaliyetlerine neden
olması ve en önemlisi kişisel gelir- kurumsal gelir yanında sermaye
kazançlarını da vergileyerek çifte vergilemeye neden olması ülke
vatandaşlarının bu özellikleri sağlayacak bir vergi sistemini arzu etmeleriyle
sonuçlanmaktadır.
Çalışmada öncelikle düz oranlı
vergi kavramına değinilmiş daha sonra bu alanda yapılan ilk bilimsel çalışma
olan Hall-Rabushka düz oranlı vergi modeli irdelenmiştir. Ardından, ülke
uygulamalarından yola çıkılarak artan oranlı vergi sistemi karşısındaki
avantajları incelenmiştir. Son olarak ise çalışmanın esasını oluşturan, örnek
ülkelerin reform uygulamalarından yola çıkarak, bu reformların başarısı ya da
başarısızlığı değerlendirilmiştir.
Anahtar
Sözcükler: Düz oranlı vergi, Hall-Rabushka düz oranlı
vergi modeli, vergi reformu
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonomi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2019 |
Gönderilme Tarihi | 9 Mayıs 2019 |
Kabul Tarihi | 15 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 9 Sayı: 17 |
Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi
Dicle University, Journal of Economics and Administrative Sciences