Bu çalışmada, ülkemizde jeotermal kaynaklarının işletme açısından yönetimi tartışılmıştır. Ülkemizde, jeotermal kaynaklarla ilgili yasa 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunudur. Bu yasaya göre, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, Maden İşleri Genel Müdürlüğü, Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü ve diğer benzer kuruluşlar, Kültür ve Turizm Bakanlığının yanı sıra yerelde İl Özel İdareleri ve Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı gibi resmî kurumlara idari, teknik ve denetleme yetkisi verilmiştir. Ayrıca, yerel yönetimler ve özel yatırımcı/müteşebbisler de bir diğer kurumsal ve icracı yapılardır. Bu kadar çok kurumun taraf olduğu bir konuda, yatırımcı/müteşebbislerin yatırım ve işletmelerini etkin ve verimli biçimde idare edebilmeleri; hızlı, şeffaf, adil ve sürdürülebilir bir eşgüdümle mümkün olabilir. Ülkemizde, bu eşgüdüm yapısına, Afyon Jeotermal Turizm ve Ticaret Anonim Şirketi (1994), Bursa Jeotermal Enerji ve Sanayi Ticaret Anonim Şirketi (2008), İzmir Jeotermal Enerji Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi (2005) gibi başarılı örnekler verilebilir. Jeotermal enerji potansiyelinin henüz kapsamlı olarak etüt edilmediği ve mevcut işletmelerde yaşanan sorunlar göz önüne alındığında, Şanlıurfa İli için de, ivedi olarak idari bir eşgüdüm birimine ihtiyaç olduğu aşikârdır. Bu tebliğde, Valilik, Büyükşehir Belediyesi, Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı, Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası ve Harran Üniversitesi'ni kapsayan idari bir model önerisi tartışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2021 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |