Hz. Âdem’e öğretilen isimler ve isimlerin mahiyeti, Bakara 2/31. âyetinin tefsirinde hep problem olmuştur. Mezkûr âyette Hz. Âdem’e öğretilen isimler, halife, melekler, iblis, secde, ölümsüzlük, tövbe, inkâr ve düşmanlık gibi kavramlar bağlamında geçmektedir. Oysaki müfessirler genellikle teczii açıklamanın bir sonucu olarak isimlerin geçtiği âyetleri bağlamından bağımsız ve müfred olarak açıklamışlardır. Müfessirler, Hz. Âdem’e öğretilen isimleri genel olarak iki farklı bakış açısıyla yorumlamışlardır. Dahhâk ve Katâde’nin savunduğu görüşe göre, Hz. Âdem’e öğretilen isimler, “insan, hayvan, kara, deniz, dağ, eşek ve diğer varlıkların adı” olup insanoğlunun iletişim kurma özelliği olan dillerdir. İkinci görüşü savunan müfessirler, isimlerin meleklerin ya da insanların adları olduğudur. Rabi‘, Hz. Âdem’e öğretilen isimlerin meleklerin adları olduğunu; Abdü’l-A‘lâ da insanların isimleri olduğunu savunmuştur. Üçüncü görüşü savunan müfessirlere göre ise isimler, insanoğlundaki ilim ve konuşma kabiliyetine işaret etmektedir. Bu çalışmada isimler, Bakara 2/30-39. âyetleri arasındaki anlam bütünlüğü gözetilerek halife, melekler, iblis, secde, ölümsüzlük, tövbe, inkâr ve düşmanlık gibi kavramlar bağlamında ele alınmıştır. Yapılan çalışmalar neticesinde isimlerin insandaki ilim ve kültür kabiliyeti olduğu düşünülmüştür. Doğayı dönüştüren ve teknoloji üreten tek varlık olan insanın kültür oluşturma özelliği isimlerin kendisine öğretilmesiyle ve insanın bunları yorumlamasıyla başlamıştır. Zira isimler, insan düşüncesinin, hafızasının en temel ve kurucu bilgisidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2020 |
Kabul Tarihi | 24 Kasım 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 4 Sayı: 2 |