Farklı iki dilde olmak üzere, en az iki katılımcı arasında gerçekleşen iletişim ortamında, bir yandan iki taraf arasındaki olası çatışma ve anlaşmazlıkları önlemeye ve katılımcıların kendilerini anlaşılır bir biçimde ifade etmesine yönelik edimlerde bulunan sözlü çevirmen, diğer yandan da farklı iki ekin arasında makro düzeyde bir ekinlerarası arabuluculuk görevi üstlenmektedir. Sözlü çevirmenlerin, karşılıklı sözceleme -karşılıklı sözce üretme edimi- durumundaki varlıkları açısından, etkin birer katılımcı olarak kabul gördükleri varsayımından hareketle, üçüncü bir kimlik olarak bu etkileşim ortamında kendilerini nasıl konumlandırdıkları sorusu makro düzeyde olduğu kadar mikro düzeyde de araştırılmalıdır. Bu amaçla, sözlü çeviriye yönelik araştırmalar, sözlü çeviri ürünü üzerinden yapılan ürün odaklı çalışmalar ile yetinmemeli ve etkileşim anı, tüm katılımcıların hem dilsel hem de dil-dışı unsurlar açısından yaptığı katkılar ile değerlendirilmeye alınmalıdır. Her sözlü çeviri ortamı kendi içinde farklı iletişimsel devingenliğe sahip olsa da, bir sözlü dil ortamıdır ve yazılı dilden farklı olmak üzere, sözlü dilin devingen yapısının bilinmesi her sözlü çeviri araştırmacısı için faydalı bir ön çalışma olarak görülebilir. Araştırmacılara, tüm katılımcıların dilsel ve dil-dışı ortamda olmak üzere iletişim ortamına yaptıkları katkıları göz önünde bulundurarak devingen bir yaklaşım sergileme imkânı tanıyan konuşma çözümlemesi ve onun ortaya koyduğu araç ve kavramlar, çalışmanın kuramsal zeminini oluşturmaktadır.
Anahtar Sözcükler: Sözcelem, Konuşma Çevirisi, Konuşma Çözümlemesi
Abstract: While preventing conflict and enabling parties-at-talk to fully express themselves, interpreters are also expected to act as intercultural mediators, communication facilitators and bridges between cultures, maximizing the interactional closeness among interlocutors. Given that the interpreters are regarded as ratified participants in terms of their existence in the act producing strings of utterances, the question of how they position themselves in a three party interaction as a fully- pledged participant needs to be examined on verbal and non-verbal dimensions together. Every mediated setting, despite having unique features of different communicative occurences, account for the key features of spoken language and it is therefore a must for the researchers in interpreting studies to have a full grasp of the dynamism of mundane talk. This study builds on the conceptual tools and notions defined by conversation analysis to adopt a dynamic approach that accounts for the behaviour displayed by all participants in interaction.
Keywords: Enunciation, Dialogue Interpreting, Conversation Analysis
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Eğitim ve Toplum Sayı 21 [tr] |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 12 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 7 Sayı: 21 |
Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler alanında Türkçe makale yayınlamaktadır. Dergi basılı olarak Türkiye ve yurt dışındaki kütüphanelere ulaşmakta, elektronik nüshası ise pek çok index tarafından taranmaktadır.