Problem Durumu: İnsanoğlu çevre ile kurduğu ilişki
sayesinde ihtiyaçlarını karşılar, büyür ve olgunlaşır. Sosyal
bir varlık olan insan, yaşamını sürdürmek için diğer insanlarla bir arada
yaşamak durumundadır. Başka bir deyişle insan sosyal bir grup içerisinde diğer
insanlarla, çevresiyle temas kurar. Temas kavramına daha çok odaklanan yaklaşım
türü Gestalt terapidir. Temas Gestalt terapide bireyi anlamak için kullanılan
önemli bir kavramdır. Alan yazın incelendiğinde temas engelleri, benlik
saygısı ve yaşam doyumunun farklı çalışmalarda ayrı ayrı ele alındığı
görülmektedir. Özellikle Gestalt temas engelleri konusunda yapılan
araştırmaların sınırlı sayıda olduğu görülmektedir. Bu araştırmada temas
engelleri, benlik saygısı ve yaşam doyumu değişkenleri birlikte ele alınarak
aralarındaki ilişki yapısal eşitlik modelinde yer alan yol analizi ile
araştırılacaktır. Bu açıdan araştırmanın özgün bir çalışma olduğu
düşünülmektedir.
Araştırmanın Amacı: Araştırmanın amacı üniversite
öğrencilerinde temas engelleri, benlik saygısı ve yaşam doyumu arasında
nedensel bir ilişki bulunup bulunmadığını açıklamaya yönelik geliştirilen
modeli test etmektir.
Araştırmanın Yöntemi: Bu araştırmada, değişkenler arasındaki ilişkileri incelemeye
yönelik niceliksel ve ilişkisel model kullanılmıştır. Araştırmada ilk olarak,
teorik düzeyde üç örtük (gizil) değişken tanımlanmıştır. Bunlar: Gestalt temas
engelleri, benlik saygısı ve yaşam doyumudur. Önerilen modelde kurulan
yapıların doğrulanması amacıyla araştırma kapsamında toplanan veriler ile önce
ölçüm modeli incelenmiş daha sonra bu yapılar arasındaki ilişkiler yapısal
eşitlik modeli ile araştırılmıştır.
Araştırmanın verileri Gestalt Temas Engelleri
Ölçeği, Coopersmith Benlik Saygısı Ölçeği Kısa Formu ve Yaşam Doyumu Ölçeği
kullanılarak toplanmış ve kurulan modeli test etme işlemi Yapısal Eşitlik Modeli
ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma grubu Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim
Fakültesine devam eden 290’ı kız, 124’ü erkek olmak üzere toplam 414 öğrenciden
oluşmaktadır.
Araştırmanın Bulguları: Çalışmada, öncelikle ölçeklerin
güvenirliği ve yapı geçerliği incelenmiştir. Ölçme modelleri test edilmiş, daha
sonra doğrulanan ölçme modellerine dayalı olarak ölçeklerin alt ölçek toplam
puanları alınmış ve tek aşamalı yönteme göre her iki grupta da yapısal model
test edilmiştir. Ölçeklerin güvenirliği Cronbach Alfa iç tutarlılık katsayısı
ve McDonald’ın Omega değerleri kullanılarak incelenmiştir. Araştırmada modelin
sınamasına ilişkin t değerleri incelendiğinde temas düzeyi ile benlik saygısı
arasında (t = -3.42, p<.05), tam temas düzeyi ile benlik saygısı arasında (t
= -8.96, p<.05), bağımlı temas düzeyi ile benlik saygısı arasında (t = 3.14,
p<.05), temas sonrası düzeyi ile benlik saygısı arasında (t = 2.35,
p<.05) ve benlik saygısı ile yaşam doyumu arasında (t = 8.81, p<.05) kurulan ilişkilerin
istatistiksel olarak anlamlı olduğu görülmüştür.
Araştırmanın Sonuçları ve Önerileri: Bu araştırmada üniversite
öğrencilerinde temas engelleri, benlik saygısı ve yaşam doyumu arasındaki
nedensel ilişkiyi ortaya koyan bir yapısal model değerlendirilmiştir.
Araştırmanın ilk aşamasında ölçme modelleri test edilmiş ve önerilen ölçüm
modelinin yapısal modeli sınamada kullanılabileceği belirlenmiştir. Ardından
doğrulanan ölçme modellerine dayalı olarak önerilen yapısal model test edilmiş
ve doğrulanmıştır. Araştırmanın sonucuna göre; üniversite öğrencilerinin temas
ve tam temas engeli ile benlik saygısı arasında negatif; bağımlı temas ve temas
sonrası engeli ile benlik saygısı arasında pozitif ilişki bulunmuştur. Başka bir deyişle, temas ve tam temas engeli yüksek olan
üniversite öğrencilerinin benlik saygıları düşük iken bağımlı temas ve temas
sonrası engeli yüksek olan üniversite öğrencilerinin benlik saygıları da
yüksektir. Ayrıca araştırmada benlik saygısı ile yaşam doyumu arasında
pozitif düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Özetle yapısal modele ilişkin
elde edilen sonuca göre temas engelleri, benlik saygısı ve yaşam doyumu
arasında nedensel bir ilişki bulunmaktadır. Gestalt temas engellerinin başka
önemli kavramlarla kullanıldığı araştırmalar yapılabilir. Ayrıca başka yaş
grupları ile de benzer araştırmalar yapılabilir. Ayrıca Gestalt Terapiyi
kullanan uygulayıcılar çalışmalarında Gestalt Temas Engelleri ölçeğini
kullanabilir.
Problem
Statement: A
literature analysis revealed that contact disturbances, self-esteem and life
satisfaction have been examined in different studies separately. In particular,
the researchers observed that the studies conducted on Gestalt contact
disturbances are limited in number. In this study, the variables of contact
disturbances, self-esteem and life satisfaction have been examined all
together, and their correlations with one another will be examined though path
analysis in the structural equality model.
Purpose of Study: The aim of
the study is to test the model developed in order to determine whether there is
a causal relationship among contact disturbances, self-esteem and life
satisfaction of university students.
Method: This study
utilised a qualitative and relational model to examine the correlations among
variables. Data for the study was collected through the Gestalt Contact
Disturbances Scale, the Short Form of Coopersmith’s Self-Esteem Inventory and
the Life Satisfaction Scale. The data were analysed using SPSS and LISREL
programs. Students in the research group were composed of a total of 414
students (290 females and 124 males) studying in various departments of the
faculty of education of Mehmet Akif Ersoy University.
Findings: The
standardised path values were found to be 0.18 and 0.75 between the contact
disturbances potential variables and self-esteem, and 0.61 between the
self-esteem potential variable and the life satisfaction potential variable.
When the model was tested it was observed that statistically significant
correlations were present between contact level and self-esteem (t = -3.42,
p<.05), full contact level and self-esteem (t = -8.96, p<.05), dependent
contact level and self-esteem (t = 3.14, p<.05), post-contact level and
self-esteem (t = 2.35, p<.05), and self-esteem and life satisfaction (t =
8.81, p<.05).
Conclusion and
Suggestions: The
structural model developed based on the causal correlations between contact
disturbances, self-esteem and life satisfaction was verified. The researcher
also observed that the fit indices of the structural model developed generally
met the acceptance value conditions; t values of correlations among all values
were significant. Researchers can develop models by using Gestalt contact
disturbances and different concepts and can carry out comparative studies by
examining Gestalt contact disturbances of different ages and professional
groups. Furthermore, psychological counsellors who apply Gestalt therapy can
use the Gestalt contact disturbances scale in their studies.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 15 Sayı: 59 |