Problem Durumu: Kültürel değerler
bireylerin yaşamlarına yön veren temel unsurlar olarak, bütün değerlendirme ve
algıları etkileyen gizli kültürel unsurlardır. Hoftsede (1980) kültürel
değerleri “Güç Mesafesi, Bireycilik-Toplulukçuluk, Erillik-Dişillik ve
Belirsizlikten Kaçınma” olmak üzere dört boyutta ele alınmıştır (Hofstede,
1980, 1991). Eleştirel pedagoji, en genel anlamıyla, eğitim sorunlarını
tartışan bir eğitim yorumu olarak tanımlanabilir. Eleştirel pedagoji, özde
eğitimin ne olduğu ve geleneksel eğitim anlayışı ile ilgili sorgulamalar ve
yapılan tanımlar etrafında örülmüş bir projedir (Yılmaz & Altınkurt, 2011).
Eleştirel pedagoji geleneksel pedagoji anlayışına karşı çıkmaktadır. Geleneksel
pedagoji ile eleştirel pedagoji arasında öğretmen öğrenci iletişimi açısından önemli
ayrılıklar bulunmaktadır.
Araştırmanın Amacı: Bu çalışmanın amacı, eğitim örgütlerinin kültürel değerleri ile
öğretmenlerin eleştirel pedagoji ilkelerine ilişkin görüşleri arasında bir
ilişki olup olmadığının belirlenmesidir. Bu genel amaç çerçevesinde araştırmada
aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır: 1) Okulöncesi, İlkokul ve ortaokul
öğretmenlerinin kültürel değerler ve eleştirel pedagoji ilkeleri hakkındaki
görüşleri nasıldır? 2) Okulöncesi, İlkokul ve ortaokul öğretmenlerinin kültürel
değerler ve eleştirel pedagoji ilkeleri hakkındaki görüşleri cinsiyet, kıdem ve
branşa göre değişmekte midir? 3) Okulöncesi, İlkokul ve ortaokul
öğretmenlerinin kültürel değerler ve eleştirel pedagoji ilkeleri hakkındaki
görüşleri arasında bir ilişki var mıdır?
Araştırmanın Yöntemi: Araştırma, tarama modelinde desenlenmiştir. Araştırmanın evrenini Kütahya
il merkezinde görev yapan 1430 öğretmen oluşturmaktadır. Örnekleme girecek
öğretmenlerin belirlenmesinde oransız küme örnekleme tekniği kullanılmıştır.
Örneklem büyüklüğü, % 95 güven düzeyi için 304 olarak hesaplanmıştır.
Araştırmada veri toplama aracı olarak Kültürel Değerler Ölçeği (Hofstede, 1980)
ve Eleştirel Pedagoji İlkeleri Ölçeği (Yılmaz, 2009) kullanılmıştır. Verilerin
analizinde betimsel istatistikler, t-testi, ANOVA ve Pearson korelasyon
katsayısı analizleri kullanılmıştır.
Araştırmanın
Bulguları: Katılımcılar, kültürel değer boyutları arasında en yüksek
katılımı sırası ile Güç Mesafesi
(AO=3.31, S=0.48); Belirsizlikten
Kaçınma (AO=2.78, S=0.43); Bireycilik-Toplulukçuluk
(AO=2.74, S=0.35) ve Erillik-Dişillik (AO=2.18,
S=0.59) boyutlarına göstermiştir. Katılımcıların,
eleştirel pedagoji ilkelerine katılım düzeyi orta düzeydedir (AO=2.90, S=0.28). Öğretmenlerin en yüksek
katılım gösterdiği boyutlar sırası ile Okulun İşlevleri (AO=3.02, S=0.35), Eğitim Sistemi (AO=2.92, S=0.48) ve Özgürleştirici Okul (AO=2.57, S=0.44) alt boyutlarıdır. Öğretmenlerin Bireycilik-Toplulukçuluk
[t(302)=2.32; p<.05]
boyutundaki görüşleri cinsiyete göre değişirken; Güç Mesafesi [t(302)=0.99; p>.05],
Erillik-Dişillik [t(302)=0.37; p>.05] ve Belirsizlikten Kaçınma
[t(302)=1.88; p>.05] alt
boyutlarındaki görüşleri cinsiyete göre değişmemektedir.
Katılımcıların eleştirel pedagoji ilkeleri toplam puandaki görüşleri [t(302)=2.65;
p<.05] ve eğitim sistemi alt boyutundaki görüşleri [t(302)=2.55;
p<.05] cinsiyete göre değişirken; okulun işlevleri [t(302)=0.48;
p>.05] ve özgürleştirici okul [t(302)=1.36; p>.05] alt
boyutlarındaki görüşleri değişmemektedir. Öğretmenlerin, Güç Mesafesi [F(2–303)=064; p>.05],
Bireycilik-Toplulukçuluk [F(2–303)=0.30;
p>.05], Erillik-Dişillik [F(2–303)=1.91; p>.05] ve
Belirsizlikten Kaçınma [F(2–303)=0.43;
p>.05] alt boyutlarındaki görüşleri arasında kıdeme göre farklılık yoktur.
Öğretmenlerin eğitim sistemi alt boyutu [F(2–303)=0.81; p>0.05];
okulun işlevleri alt boyutu [F(2–303)=0.00; p>.05];
özgürleştirici okul alt boyutu [F(2-303)=0.91; p>.05] ve
eleştirel pedagoji ilkeleri toplam puandaki [F(2–303)=0.26;
p>.05] görüşleri arasında kıdeme göre farklılık yoktur. Öğretmenlerin,
Bireycilik-Toplulukçuluk [F(2–303)=0.27;
p>.05], Erillik-Dişillik [F(2–303)=0.44; p>.05] ve
Belirsizlikten Kaçınma [F(2–303)=0.43;
p>.05] alt boyutlarındaki görüşleri branşa göre değişmemektedir.
Katılımcıların, Güç Mesafesi [F(2–303)=3.65;
p<.05] alt boyutundaki görüşleri ise branşa göre farklılık göstermemektedir.
Öğretmenlerin, eğitim sistemi alt boyutu [F(2–303)=1.88; p>.05];
okulun işlevleri alt boyutu [F(2–303)=0.02; p>.05];
özgürleştirici okul alt boyutu [F(2-303)=1.98; p>.05] ve
eleştirel pedagoji ilkeleri toplam puandaki [F(2–303)=1.00;
p>.05] görüşleri arasında branşa göre farklılık yoktur.
Öğretmenlerin, Güç Mesafesi alt
boyutundaki görüşleri ile eğitim sistemi alt boyutundaki görüşleri arasında
(r=-.14, p<.05) düşük düzeyde ve aynı yönde;
okulun işlevleri alt boyutundaki görüşleri arasında (r=-.32, p<.01)
orta düzeyde ve ters yönde; özgürleştirici okul alt boyutundaki görüşleri ile
arasında ise (r=-.16, p<.01) ters yönde ve düşük düzeyde ilişkiler vardır.
Öğretmenlerin, Bireycilik-Toplulukçuluk alt boyutundaki görüşleri ile eğitim sistemi alt boyutundaki görüşleri
arasında (r=.16, p<.01) aynı yönde ve düşük düzeyde; okulun işlevleri alt
boyutu ile arasında ise (r=-.16, p<.01) ters yönde ve düşük düzeyde bir
ilişki vardır. Öğretmenlerin, Belirsizlikten Kaçınma alt boyutundaki görüşleri ile okulun
işlevleri alt boyutundaki görüşleri arasında (r=-.33, p<.01) ters yönde ve
orta düzeyde bir ilişki varken eleştirel pedagoji toplam puan ile arasında
(r=-.17, p<.01) ters yönde ve düşük düzeyde bir ilişki vardır.
Öğretmenlerin, Erillik-Dişillik alt boyutundaki görüşleri ile eğitim
sistemi alt boyutundaki görüşleri arasında (r=.28, p<.01) aynı yönde ve
düşük düzeyde; okulun işlevleri alt boyutundaki görüşleri ile arasında ise
(r=-.28, p<.01) ters yönde ve düşük düzeyde bir ilişki vardır.
Araştırmanın Sonuç ve Önerileri: Öğretmenler genel olarak yüksek güç mesafesinden yana
görüş bildirmiştir. Öğretmenlere göre, Belirsizlikten Kaçınma alt boyutunda
belirsizlikten kaçınma orta düzeyin biraz üzerindedir. Öğretmenler,
Bireycilik-Toplulukçuluk alt boyutunda az bir farkla bireycilikten yana görüş
bildirmiştir. Erillik-Dişillik boyutunda ise, öğretmenler toplumda daha çok
dişil değerlerin hâkim olduğunu düşünmektedir. Katılımcılar toplumda yüksek güç
mesafesi algısında olduklarında, eğitim sisteminin ürettiği eşitsizliklere
vurgu yapan eğitim sistemi alt boyutuna da daha yüksek düzeyde katılım
göstermektedir. Katılımcıların toplumdaki güç mesafesi algısı yükseldikçe,
okulun bir özgürleşme ortamı olması gerektiğine vurgu yapan özgürleştirici okul
alt boyutundaki görüşlere katılımları azalmaktadır. Ya da ters bir şekilde, güç
mesafesi algısı düştükçe okulun özgürleşme alanı olması gerektiğine olan inanç
artmaktadır. Katılımcıların bireycilik özellikleri arttıkça, eğitim sisteminin
ürettiği eşitsizliklere vurgu yapan eğitim sistemi alt boyutuna ilişkin katılım
düzeyleri artmaktadır. Katılımcıların bireycilik özellikleri arttıkça, okulun
sosyal adaleti sağladığına ilişkin inançları azalmaktadır. Tersi durum da
geçerlidir. Katılımcıların belirsizlikten kaçınmaya ilişkin algısı yükseldikçe,
okulun sosyal adaleti sağlaması gerektiğine, okulun asıl amacının bilgi
aktarmak olmadığına, sınıftaki tek otoritenin öğretmen olmadığına vurgu yapan
okulun işlevleri alt boyutundaki ve eleştirel pedagoji ilkeleri toplam puandaki
olumlu görüşleri azalmaktadır. Tersi durum da geçerlidir. Katılımcıların, eril
değerler ile ilgili görüşleri arttıkça, eğitim sisteminin ürettiği
eşitsizliklere vurgu yapan eğitim sistemi alt boyutuna ilişkin katılım
düzeyleri artmakta; okulun sosyal adaleti sağlaması gerektiğine, okulun asıl
amacının bilgi aktarmak olmadığına, sınıftaki tek otoritenin öğretmen
olmadığına vurgu yapan okulun işlevleri alt boyutundaki olumlu görüşleri ise
azalmaktadır. Tersi durum da söz konusudur.
Problem
Statement: Known as basic elements directing individuals’ lives,
cultural values are hidden cultural elements that influence all evaluations and
perceptions. Values, in that sense, are elements individuals are aware of and
provide the answer to the “what should I do?” feeling (Schein, 1992). Critical
pedagogy is a project based on defining what education basically is and
questioning traditional education mentality (Yilmaz & Altinkurt, 2011). The
purpose of critical pedagogy is to transform educational practices and school
by creating an atmosphere where teachers and students develop common sense through
theory, practice, and critical analysis and where they can question and discuss
the effective relationships between learning and social transformation (Giroux,
2007; 2009).
Purpose
of the Study: This study aims to assess the relationship
between teachers’ opinions on cultural values and critical pedagogy.
Method: The study
is in a survey model. The sampling of the study consists of 304 teachers
working in Kutahya province centre. Data was collected through Cultural Values
Index and The Principles of Critical Pedagogy Scale. Descriptive statistics,
t-test, ANOVA and Pearson correlation analyses were used in the analysis of the
collected data.
Findings:
The findings
suggest that teachers see the society with high power distance, above moderate
level in terms of avoiding uncertainty and individualism and close to feminine
values. It was also found out that teachers showed a moderate level agreement
in critical pedagogy principles and its sub-dimensions. Participants’ total
scores related to critical pedagogy principles and their opinions on
educational system sub-dimension were revealed to differ based on gender
variable. Participants’ opinions on cultural values and critical pedagogy
principles do not differentiate according to tenure and fields of study. There
are significant relationships between teachers’ opinions on cultural values and
critical pedagogy principles.
Conclusion and Recommendations: This study considers teachers’ scores
related to cultural values dimensions, which include Power Distance, Uncertainty
Avoidance, Individualism versus Collectivism, and Masculinity versus
Femininity. Teachers voted critical pedagogy principles in a medium-level. They
showed the highest participation successively in functions of schools,
education system and emancipator school levels amongst others. While the
participants’ perception of the power distance, individualism versus
collectivism, and masculinity versus femininity in the society increase, the
positive views about the education system sub-dimension increase. Furthermore,
while the participants’ perception of the power distance, individualism versus
collectivism, uncertainty avoidance, and masculinity versus femininity in the
society increase, the positive views about the functions of schools decrease.
While the participants’ perception of the power distance in the society
increase, their participation in the views of the emancipator school
sub-dimension decrease. While the participants’ perception related to the
uncertainty avoidance increases the positive views about the Critical Pedagogy
decrease.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 16 Sayı: 66 |