Problem Durumu: Dünya genelinde kullanılan yabancı dil öğretimi programları, ders kitaplarını birincil öğretim aracı olarak görmeye devam ediyor. Ders kitaplarının kullanım amaçları arasında sınıf içi öğrenme ve öğretmen etkinlikleri ve sınıf dışı öğrenmeyi düzenlemeyi, bir dersin temel içeriğini sağlayan standart ve kolay erişilebilir öğrenme kaynakları olmalarını ve öğretmenler ve öğrenciler için eğitim programını düzenlediğini sıralayabiliriz. Ders kitapları dil öğreniminde önemli bir rol oynamaktadır ve bu sebeple İngilizcenin Yabancı Dil olarak öğretilmesi araştırmalarına sıklıkla konu olmuştur. Teknolojinin de gün geçtikçe gelişmesi ile birlikte, ders kitapları ve ders kitabı paketleri yeni teknolojilerin ortaya çıkarttığı imkanları da kapsayacak şekilde gelişmiştir. Bunun sonucu olarak, İngilizce kitapları paketlerine önemli bir ilave de bilgisayarla donatılmış sınıflar için ders kitabı yazılımlarının geliştirilmesi ve öğretmenlerin kullanımına sunulması olmuştur.
Araştırmanın Amacı: Bu çalışmayı güdüleyen iki temel amaç vardır: birincisi İngilizce öğretmenlerinin bu yazılımların gerekliliği ile ilgili tutumlarını ve düşüncelerini araştırmak; ikincisi de öğretmenlerin bu yazılımları ders anlatımlarında ne kadar sıklıkla ve hangi sebeplerden dolayı kullandıklarını belirlemektir.
Araştırmanın Yöntemi: Bu çalışmada nitel ve nicel araştırma yöntemlerinin bir arada kullanıldığı bir karma araştırma deseni kullanılmıştır. Yukarda verilen amaçları gerçekleştirebilmek için üç farklı veri toplama aracı kullanılmıştır: a) anket, b) sınıf içi
58 Emrah CINKARA / Eurasian Journal of Educational Research 74 (2018) 41-60
gözlem formu ve c) gözlem sonrası yarı yapılandırılmış görüşme. Araştırma 2016-2017 akademik yılı içerisinde Güneydoğu Anadolu bölgesindeki bir devlet üniversitesinin Yabancı Diller yüksekokulu bünyesinde görevli İngilizce okutmanları ile yapılmıştır. İlk olarak anket çalışması için 74 İngilizce öğretmeni katılımcı olarak çalışmaya dahil olmuştur ve bunlar arasından 14 gönüllü sınıf içi gözlem aşamasına dahil edilmiştir. Gözlemler araştırmacı tarafından gerçekleştirilmiş ve bu çalışma kapsamında hazırlanan gözlem formu doldurulmuştur. Gözlemlerden sonra ger bir öğretmen bireysel olarak yarı yapılandırılmış görüşmeye alınmıştır.
Araştırmanın Bulguları: Bu araştırma sonrasında elde edilen bulgular öğretmenlerin genel olarak bu yazılımların sınıf içerisinde ve dışarısında kullanımlarına karşı olumlu bir tutumlarının olduğu belirlenmiştir. Bunun yanında beceri temelli dil öğretiminde bu tarz yazılımların kullanılması ile ilgili tutumları incelendiğinde, dinleme becerisinin öğretilmesinde bu yazılımların kullanılmasına karşı tutumlarının en yüksek seviyede olduğu ve yazma becerisinde kullanılmasına karşı tutumlarının da en düşük seviyede olduğu belirlenmiştir. Sınıf içi gözlem formu sonuçları incelendiğinde öğretmenlerin 700 dakika içerisinde ilgili yazılımı 143 dakika aktif bir şekilde kullandıkları; 511 dakika yazılımın pasif olarak tahtaya yansıdığı ve 46 dakika da yazılımın ve/veya bilgisayarın kapalı konumda olduğu tespit edilmiştir. Gözlem verisinin dil becerileri açısında değerlendirilmesi sonucunda, bu yazılımın en yoğun şekilde kullanıldığı beceri dinleme (57 dakika) ve okuma (38 dakika) becerileri etkinlikleri, en az kullanıldığı beceri de yazma olarak belirlenmiştir (0 dakika). Yarı yapılandırılmış görüşmeler içerik analizi ile incelenmiş ve öğretmenlerin bu yazılımı kullanma sebepleri üç temel tema altında sıralanmıştır: İçeriğin etkin sunulması, dersin verimli işlenmesi ve sınıf yönetimi.
Araştırmanın Sonuçları ve Önerileri: Bu çalışmada elde edilen öz-rapor sonuçları, EFL öğretmenlerinin, ders kitapları tarafından sağlanan yazılım araçlarını kullanarak öğretim faaliyetlerini gerçekleştirme konusunda oldukça olumlu tutumlara sahip olduklarını ortaya koymuştur. İnternet bağlantısı olan bilgisayarlar, projeksiyon cihazları ve hoparlör sistemleri gibi birçok bilgi ve iletişim teknolojisi araçlarıyla donatılmış sınıfların yanı sıra, ev sahibi kurumda verilen teknolojik araçlarının etkin kullanımı ile ilgili hizmet içi eğitimler öğretmenlerin olumlu tutumları teşvik etmektedir. Bu çalışmada ayrıca, ilgili yazılımın etkinliği ile ilgili becerilere özel görüşleri ayrıntılı olarak analiz edilmiştir. Dinleme ve okuma becerileri öğretiminde bu yazılımın en sık kullanıldığı belirlenmiştir. Bunun yanında öğretmenlerin bilgi ve iletişim teknolojileri kullanımıyla öğrencilerin okuma başarısını ve performansını artırdığını ortaya koyan araştırmalar da bu bulguyu desteklemektedir. Dolaysıyla öğretmen yetiştiren eğitim fakültelerinde ve hizmet içi eğitim faaliyetlerinde bu durum göz önünde bulundurulmalı ve öğretmenlere bu teknolojileri en etkin bir şekilde kullanabilecekleri beceriler kazandırılmalıdır. Bu çalışmanın bulguları, en az yaygın kullanılan becerilerin bilgi ve iletişim teknolojileri kullanımı yoluyla etkileşimli bir şekilde etkinlik gerçekleştrmenin zor olduğu yazma becerisi olduğunu ortaya koymaktadır. Yazma becerisi etkinlikleri için, öğrencilerin ve öğretmenlerin, hızlı ve doğru bir şekilde yazma gibi temel bilgi ve iletişim teknolojisi becerilerine sahip olmaları gerekmektedir. Dolayısıyla, yazma etkinliklerinde bu tarz yazılımların
Emrah CINKARA / Eurasian Journal of Educational Research 74 (2018) 41-60 59
kullanılması, bu araçları kullanmak isteyen öğretmenler ve öğrencilere ek bir yük getirerek kullanımını zorlaştırmaktadır.
Yazılımın sınıf içerisinde kullanımı ile ilgili veriler sınıf gözlemleri ile ve öz raporlama (anket) ile toplanmış ve birbirleri ile karşılaştırılmıştır. Elde edilen veriler bu iki yöntemin benzer sonuçlar ortaya çıkardığını göstermiştir. Öz raporlama ve sınıf gözlemi verilerinin benzer sonuçlar ortaya çıkartması öz raporlamanın veri toplama yöntemi olarak bilgi ve iletişim teknolojileri kullanımını gereğinden fazla gösterebileceği iddiasıyla çelişmektedir.
Sınıf içi etkinilikler kitapların dijital destekleri etkileşim dil öğretimi öğretmen tutumları
Purpose: A coursebook is ranked among the fundamentals of language teaching, which directly affects the success of classroom activities. Therefore, investigations into the nature and efficiency of this relationship should yield invaluable insights to improving language teaching. In this regard, this study aims to investigate EFL teachers’ views regarding the necessity of such software, its actual use in teaching, and its perceived advantages. Methods: In this study, a mixed research design was used, in which qualitative and quantitative research methods were used together. For these purposes, three different data collection tools were employed throughout this study: a) a survey, b) classroom observations, and c) post-observation interviews. First, a total of 74 participants were surveyed, and then 14 of them were observed while teaching and were interviewed afterwards. Findings: Coursebook software was most commonly utilized within listening tasks and least commonly utilized in writing tasks. Active use time was observed to be 143 minutes, which is 20% of the total teaching time. The passive use time of the tool was calculated to be 511 minutes (73.5%), and the digital tool was turned off for a duration of 46 minutes (6.5%). Semi-structured interviews revealed three main themes: attractive presentation of the content, effective teaching, and classroom management. Implications for Research and Practice: It is crucial to equip EFL teachers with the skills needed to employ the digital components of coursebooks effectively. The availability of classrooms equipped with ICT tools—including a computer with internet connection, a projector, and speakers for audio, as well as in-service training on the effective use of ICT tools at the host institution—promote positive attitudes towards ICT among the teachers; therefore, these facilities should be made available to EFL teachers.
classroom activity coursebook digital support interactivity language teaching teacher attitudes
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Mart 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 18 Sayı: 74 |