Bu çalışmada 1839-1861 yılları arasında hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu’nun 31. Padişahı Abdülmecid’in çıktığı bir
yurt gezisi sırasında İzmir’e uğraması olasılığı üzerine kentte konaklaması için yapılan bazı hazırlıklara dair bilgilere
dayanılarak 19. yüzyıl Osmanlısında padişahın konaklaması için mimari bağlamda ne gibi hazırlıklar yapıldığı
tartışılmıştır. Padişahların sefer, av veya dinlenme dışında payitahttan ayrılarak şehirleri ziyaret etmeleri II. Mahmud
(1808-1839) ile başlamıştır. II. Mahmud’un oğlu olan ve gezilerinde babasına eşlik eden Abdülmecid de hükümdarlığı
süresince yurt gezilerine çıkmıştır. Sultanların bu yurt gezileri Abdülmecid’den sonra da devam etmiş, V. Murad (1876)
ve VI. Mehmed Vahideddin (1918-1922) hariç tüm padişahlar yurtiçi gezileri gerçekleştirmişlerdir. Gezilerin rotaları,
gezideki önemli olaylar, padişahların taltifleri, ihsanları gibi eylemleri çeşitli kaynaklara kaydedilerek günümüze
aktarılmıştır. Bu geziler esnasında padişahların konaklamak için genelde yörenin önde gelenlerinin konaklarını, kırsal
alanda Otağ-ı Hümayun’u veya kıyıya yakın yerlerde yatlarındaki kamaralarını tercih ettikleri görülmektedir. Kenti
ziyarete gelen bir padişahın konaklaması için ayrılan konakların hazırlanması için aylar öncesinden gönderilen
emirnamelerden kendilerinin herhangi bir mekânda konaklamadığı, bazı şartlarının olduğu anlaşılmaktadır ancak
bunlara dair detaylı bir aktarım bulunmamaktadır. Bu noktada arşivlerde bulunan bir belge padişahların konaklayacağı
mekânın ne gibi özelliklere sahip olması gerektiğine dair kısıtlı da olsa önemli bilgiler içermektedir. Bu belge,
Abdülmecid’in İzmir’e gelme olasılığı üzerine sahildeki Sarıkışla binasında yapılan dekoratif düzenlemelerle ilgilidir. Her
ne kadar Abdülmecid gezisinde İzmir’e uğramasa da belge sayesinde 19. yüzyılda bir padişahın payitaht dışında
konaklaması için nasıl bir mekânın makul olduğu konusunda ipuçları elde edilebilmektedir.
This study aims to investigate the architectural characteristics required for Ottoman sultans’ stay during their trips in
the empire, based on archival records of Sultan Abdulmecid’s (31st Sultan of the Ottoman Empire, 1839 – 1861)
potential journey to Izmir. Except for military expedition, hunting or recreational journeys; Mahmud the second (1808-
1839) is the first sultan who started to leave the capital to visit other cities. Abdulmecid (the son of Mahmud II), who
accompanied his father during his visits, also went on domestic trips during his reign. Sultan’s trips continued after
Abdulmecid. All the subsequent sultans except Murad V (1876) and Mehmed VI Vahideddin (1918-1922) went on such
domestic trips. Various sources provide information about the routes taken in such journeys, important events and
activities along the journey, rewards given by the sultan etc.. During these trips, it is seen that the sultans preferred to
stay in the mansions of the urban elites. In the countryside, the Otag-i Humayun and in coastal areas the yachts are the
preferred accommodations. The orders were sent months ago to prepare the mansions to maximize the sulton’s
comfort. Such orders indicate that they tend to stay in unique places which had specific architectural characteristics.
Yet, detailed information about those orders can rarely be found. Nonetheless, the archival documents that has such
information provide evidence about the characteristics of a place where the sultans stay. This study is based on such a
document. The document explains the decorative arrangements made at the Sarikisla building for Abdulmecid’s
potential trip to Izmir. Although Abdulmecid’s visit to Izmir was canceled, the document gives important clues about
the physical environmental characteristics that were required for sultan’s to stay outside the capital in the 19th
century.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimarlık |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 1 Sayı: 1 |