Din bilimci Rudolf Otta, dinin özünde insanların 'Kutsal'la
olan etkileşimlerinin yattığını söyler. Ancak dinler insanlara, kutsal ve
gizemli olanla etkileşimlerinin ötesinde yaşadıkları dünya ve evrende anlamlı
ve doğru yaşayabilme konusunda kişisel ve aşkın çok sayıda deneyimleri de
paylaşma imkânı sağlamaktadır. İnsan, inançlarının kendi hayat biçimi üzerinde
oluşan ve yaşantısıyla bütünleşen yönlerini yansıtırken, hayatın değişen dinamiğinden
etkilenerek farklı dindarlık biçimlerini ortaya çıkarabilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Dosya-Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 9 Ocak 2008 |
Gönderilme Tarihi | 15 Aralık 2008 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Sayı: 7 |