Aksaray eski ticaret yolları üzerinde bulunan tarihin kadim şehirlerinden birisidir. Dönem içinde yükselişler ve düşüşler yaşamıştır. Yeni bir medeniyet sentezine Anadolu Selçuklu Devleti zamanında doğudan ve batıdan gelen parlak zekâlarla ulaşmıştır. Özellikle II. Kılıçarslan döneminde maddi ve manevi alanda yapılan imar faaliyetleri ile Dâr-ı Sulehâ ve Dâr-ı Zafer sıfatlarını hak etmiştir. Aksaray Belediyesi tarafından 2014 yılında kendisine amblem olarak seçilen Alayhan kervansarayındaki tek başlı çift gövdeli aslan figürü bize Anadolu Selçuklu medeniyetinin kuruluş felsefesini hatırlatmıştır. Horasan’dan yola çıkan Mevlana, İran, Irak, Hicaz ve Suriye yoluyla işlediği düşünce ve tasavvufunu Anadolu’ya getirirken; Endülüs’den yola çıkan Muhyiddin Arabî, İspanya, Mağrip, Mısır, Hicaz, Irak ve Suriye yoluyla işlediği düşünce ve tasavvufunu Anadolu’ya getirmiştir. Doğu ve batının düşünce ve tasavvufu, Aksaray’ın da içinde bulunduğu Anadolu medeniyet havzasının kadim kültürleri ile harmanlanarak hoşgörüye dayalı Anadolu İslam medeniyetini ortaya çıkarmıştır.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Mart 2016 |
Gönderilme Tarihi | 12 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 15 Sayı: 57 |
Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
ESBD Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilmiştir. Marka No:2011/119849.