Mezar taşlarında, binlerce yıllık geçmişimizden günümüze taşınan maddi-manevi milli değerlerimiz kayıtlıdır. Bu kitabeler, sanat yönünden olduğu kadar tarih, edebiyat ve dil açısından da belge durumundadır. Türkülerimiz gibi mezar taşı kitabelerimizin de dili vardır. Mezar taşı kitabeleri dünden bugüne, bugünden yarına milletin kültür taşıyıcısı ve dili durumundadır. Mezar taşlarının göze hitap eden dili yanında bir de ruha hitap eden dili vardır. Bazısı ölenin, bazısı yaşayanların ağzından işlenen sözler uyarıcı niteliktedir. Ölenin sevenlerince hazırlanan mezar taşlarındaki sözler derin ve düşündürücü yönü bulunan sözlerdir. Çalışmamızda üzerinde durulacak “dil” bu dildir.
Bu kitabelerde mezarda yatanın, hoca, âlim, yazar, şair, terzi, berber, hamal gibi hayattayken yaptığı mesleğiyle ilgili bilgiler bulunur. Maddi ve manevi yönleriyle dönemlerinin inancını, sanatını ve sanat anlayışını yansıtırlar. Bu yönüyle mezar taşları milletlerin “tapu senedi”, “kimliği” ve “dili” durumundadır. Milletimizin inancını, yaşayışını, zevkini ve sanat ve anlayışını, duygu ve düşüncesini yansıttıkları; kültürümüzü kuşaktan kuşağa taşıdıkları için belge durumundadır ve bunların bir dili vardır.
Mezar taşlarının, taşın cinsi, şekli, işlenilen resim, figür ve yazı açısından sanat tarihi değeri vardır. Kitabelerde yer alan ayet, hadis ve dua metinleriyle dini; dili, üslubu ve biyografik bilgileri yönünden de edebi değere sahiptir. Kısa ve öz olarak mezar taşlarının maddi diliyle gözlerimize, manevi diliyle de ruhumuza hitap ettiğini söyleyebiliriz. Ölen birinin ardından sevenlerince duyulan acıyı ve ölenin büyüklüğünü anlatan mezar taşı kitabelerindeki sözler, “sagu”, “ağıt” ve “mersiye” gibi edebi bir değere sahiptir. Bu sözlerin bazıları o yöreye veya o kabre özgü orijinal sözlerdir.
Mezar taşlarının diline her kabristandan örnek bulmak mümkündür. Biz çalışmamızda, Afyonkarahisar’daki “Kocatepe Mezarlığı”nda bulunan mezar taşlarını örnek aldık. “Afyonkarahisar Belediyesi Kocatepe Mezarlığı”, şehir merkezinde bulunan Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma irili ufaklı mezarın buraya taşınmasıyla oluşmuştur. Yerel kaynaklarda, taşınma sırasında bazı taşların kaybolduğu, bazılarının ise kırıldığı yazılıdır. Kabristandaki mezar taşı kitabelerinin bazısı mensur bazısı manzum bazısı da mensur-manzum yazılmıştır. Manzum sözlerin daha etkili oluşu sebebiyle çalışmamızda daha ziyade bu tür mezar taşlarını örnek aldık.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 5 Sayı: 3 |