Tarih boyunca insanlar zamanı ölçerek ihtiyaçlarını giderme çabası içerisinde olmuşlardır. Bu amaçla gök cisimlerinin hareketlerine bakarak takvimleri oluşturmuşlardır. Bir yandan da hava olaylarına ve yıllık rutin olarak uyguladıkları faaliyetlere göre halk takvimlerini meydana getirmişlerdir. Osmanlı devleti döneminde takvimle ilişkili bazı eserler mevcuttur. Bunlardan biri de gurre-nâmelerdir. Gurre-nâmeler kamerî ayların ilk günlerinin haftanın hangi gününe denk geldiğini hesaplamak için oluşturulan şekilli veya tablolu takvimlerdir. Gurre-nâmelerin bir kısmı halk takvimine dair bilgileri içerecek şekilde hazırlanmıştır. Bunlardan biri de 18. yüzyılda yaşamış şahıslardan biri olan Alî Efendi’ye ait olan Sâl-ı Gurre-nâme isimli eserdir. Sâl-ı Gurre-nâme ebced tertibiyle hazırlanmış iki beyit ve iki haftalık bir zaman dilimini kapsayan günleri belirten bir tabloya sahiptir. Tablodan sonra mesnevi nazım şekliyle yazılmış olan 24 beyitlik halk takvimi şeklindeki şiirde Hicri 1171 yılının hava olayları anlatılmıştır. Manzumede kafiye müreddef ve mücerred olarak uygulanmıştır. Aruza başarıyla uygulanan mısralarda imâle-i maksûre ve iki beyitte imâle-i memdûde mevcuttur. Ayrıca iki beyitte de vasl yapılmıştır. Alî Efendi manzumeye hamsin öncesi baharın gelişinden başlamış ve baharın gelişiyle manzumesini sona erdirmiştir. Bu çalışmada gurre-nâme ve halk takviminin genel özellikleri hakkında bilgiler verilmiş, Alî Efendi’nin Sâl-ı Gurre-nâme’si şekil ve muhteva özellikleri bakımından incelenmiştir. Sâl-ı Gurre-nâme divan şiirinin hayatın her alanıyla ilgili olduğuna ve bilimsel konuların edebî tarzda anlatılmasına dair bir örnektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 23 Haziran 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 23 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 6 Sayı: 2 |