During the Cold War, US policy towards Turkey was based on an alliance that could provide strategic superiority over the USSR. Turkey, on the other hand, relied on the security guarantees of NATO and the United States in the face of threats in its immediate geography. Military installations in NATO countries were seen as concrete signs of these guarantees, but they were also important trump cards for the US against the USSR. At the same time, the USSR threatened Turkey in its diplomatic crises with the US. The Cuban crisis and the Jupiter missile issue were the most concrete examples of these two situations together. The Jupiter missiles, which were planned to be deployed in Turkey during Eisenhower's presidency and completed during Kennedy's first term, were perceived by the USSR as a threat to its security. The Soviet-backed Cuban government received missiles with a range that could threaten the US mainland, opening the door to a multilateral crisis. This study analyses Turkey's role and position in the security negotiations between the US and the USSR. Although the Jupiter missiles became controversial with the change in policy of the Kennedy administration, the US efforts to damage relations with Turkey throughout the crisis are explained by using official publications, the press and research works on the event.
Soğuk Savaş döneminde ABD’nin Türkiye politikası SSCB karşısında stratejik üstünlük sağlayabileceği bir müttefiklik üzerine kuruluydu. Türkiye ise yakın coğrafyasındaki tehditler karşısında NATO ve ABD’nin güvenlik garantilerine güvenmekteydi. NATO ülkelerindeki askeri tesisler ise bu güvencelerin somut işaretleri gibi görülse de ABD’nin SSCB’ye karşı kullandığı önemli kozlardı. Aynı dönemde SSCB, ABD ile yaşadığı diplomatik krizlerde Türkiye’ye yönelik tehditlerde bulunmuştu. Küba Krizi ve Jüpiter Füzeleri meselesi bu iki durumun bir arada yaşandığı en somut örnekti. Eisenhower’ın başkanlığı döneminde Türkiye’ye konuşlandırılması planlanan ve Kennedy’nin ilk döneminde tamamlanan Jüpiter Füzeleri, SSCB tarafından güvenliğine tehdit olarak algılanmıştı. Sovyetler tarafından desteklenen Küba yönetimine ABD anakarasını tehdit edecek menzile sahip füzelerin verilmesiyle çok taraflı bir krizin kapısı açılmıştı. Bu çalışmada ABD ve SSCB’nin güvenlik müzakerelerinde Türkiye’nin rolü ve tavrı incelenmektedir. Jüpiter Füzeleri Kennedy yönetiminin politika değişikliği ile tartışmalı hale gelmiş olsa da kriz boyunca ABD’nin Türkiye ile ilişkilerini zedelemek adına gösterdiği çaba resmi yayınlar, basın ve olayı ele alan araştırma eserlerinden yararlanılarak anlatılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Cumhuriyeti Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 26 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 19 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 8 |
ETUT Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.