Vefat her ne kadar ferdî bir hâdise olarak görülse de aslında, sonrasında düzenlenen cenaze merâsimiyle içinde geleneği, toplumun kabullerini barındıran sosyal bir hâdisedir. Bu yönüyle cenazeler, kişinin öldüğü andan başlayarak defin sürecinin tamamlanmasına ve hatta taziyenin son bulmasına kadar çeşitli âdetlerin uygulandığı, insanların bir arada olduğu süreçlerdir. Ayrıca cenaze merasimlerinin her bir aşamasında dinin prensipleri, en belirleyici faktörlerden biridir. Dolayısıyla onlar, din ve geleneğin etkili oldukları ve her ikisi tarafından da şekillendirilen sosyal olaylardır. Hz. Peygamber’in ailesinin cenaze merâsimleri, Resulullah’ın cenaze sünnetlerinin en bâriz görüleceği hâdiselerdir. Gerek kendisi hayatta iken gerekse onun vefatından sonra ahirete intikal eden aile bireylerinin cenazeleri, bir taraftan bu sünnetlerin uygulanışını ortaya koyarken bir taraftan da ilk İslâm toplumunun âdet ve geleneklerini de göz önüne sermektedir
Death, although it is seen as a personal event, is actually a social event that has tradition and society’s percepts in it by courtesy of funeral ceremony held afterwards. These are processes in which people are together and various traditions is practiced from the time of the person’s death to the completion of the burial process, and even to the end of the condolence. Moreover, the principles of religion at each stage of the funeral are one of the most decisive factors. So they are social events that are shaped by both and that are religion and tradition are coexist in it. The funeral festivals of the Prophet’s family are events in which the funeral sunnahs of Rasulullah will be seen as the obvious. The funerals of the family members, both while the prophet is alive and after his death, reveal practicing of these sunnahs on one hand and display the customs and traditions of the first Islamic society on the other
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 23 Sayı: 1 |
Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.