imam-ı Rabbani olarak bilinenye Hindistan'ın Serhend şehrinde 971/1563 yılında dünyaya gelen
Ahmed Faruk, sünnete tabi olmayı esas alarak, kelam ve tasawuf başta olmak üzere islami
ilimiere yeni bir dinamizm kazandırmış ve Müslümanların yaşantılarında şeriatın esaslarına
bağlılığın önemine kuwetli bir şekilde vurgu yapmıştır. imam-ı Rabbani'nin bu esaslar
istikametinde gerçekleştirdiği tecdit ve ihya hareketi yaşadığı devirden itibaren günümüze kadar
Müslümanlar üzerinde derin tesirler bırakmıştır. Bu sebeple o, "Müceddid-i elf-i sani" (hicri ikinci
bin yılın yenileyicisi) olarak tanınmıştır.
imam-ı Rabbani, tecdit hareketinin temeline itikadi konuları yerleştirmiş; o, bir taraftan Berahime
ve felsefeciler gibi nübüwet müessesinin önemini zayıflatmaya çalışanlada mücadele etmiş,
diğer taraftan da Şii propagandalarına karşı Ehl-i sünnet'tin koyduğu esasların önemine dikkat
çekmiştir. O, inançsızlığa, dalalete, bidatlere ve yanlış inanışiara karşı büyük bir mücadele vermiş,
aklın birçok konuda yetersiz kaldığına dikkat çekerek, nübüwet merkezli dine olan ihtiyacın
önemine vurgu yapmıştır. imam-ı Rabbani, tasavvuf müessesesinin usul ve erkanını takip etmeye
büyük bir hassasiyet göstermekle birlikte, şeriata uymayan bazı düşünce ve uygulamaların
tasawuf adı altında meşruluk kazanmasına müsamaha göstermemiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2013 |
Gönderilme Tarihi | 12 Eylül 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 18 Sayı: 2 |
Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.