Subject (human), according to Einfühlung theory, identifies with objects with a receptive
effectiviness. This identification causes great changes in emotions of the subject.
Thus, man knows the external things by a different way and because of them, experiences
an “aesthetic transformation” in himself. The ability of man to identify with every kind of
object, and to experience them with his own emotions in himself is useful for reception
and explanation of literary works from different aspects. As an example of using Einfühlung
theory on literary works, some practices are made on Ziya Osman Saba’s poems. In
this way, it is determined that how subject experience “Einfühlung” in the poems.
Einfühlung teorisine göre süje (insan), objeler ile içten kavrayıcı bir etkinlikle özdeşleşmektedir.
Bu özdeşleme, süjenin kendi duygularında büyük bir değişime sebebiyet
verir. Bu sayede insan, kendi dışındaki varlıkları farklı bir yöntemle tanır, onlar sayesinde
kendinde “estetik bir değişim/dönüşüm” yaşar. İnsanın özellikle hemen her türlü objeyle
bu türden bir özdeşleşme yaşayabilmesi, onları kendi içinde ve kendi duygularıyla yaşaması
hadisesi, edebiyat eserlerinin çeşitli yönlerden alımlanma ve açıklanmasına yardım
edecek niteliktedir. Makalede, “Einfühlung” teorisinin edebiyat verimlerinde nasıl kullanılabileceğine
dair Ziya Osman Saba’nın şiirleri üzerinden bir uygulama yapılmıştır. Bu
sayede, süjenin “Einfühlung”u şiirlerde nasıl yaşadığı ve Einfühlung’un şiirlerdeki izleri
ortaya çıkarılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırmalar ve İncelemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Temmuz 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 3 - Bahar |