Vatandaşlık konusu, yabancılar,
göç ve entegrasyon politikalarının en önemli unsurlarından birini oluşturmakla
beraber, göçmen ve mülteciler için “geçici” veya “misafir” olma durumundan
“kalıcılığa” dönüşme aşamasını da temsil eder. “Toplumsal kabul” ve “uyumun”
iki yönlü, karşılıklı gelişimini gerekli kılan vatandaşlık konusu, göç
yönetiminin uzun-dönemli ve kapsamlı bir
çerçevede gelişmesini öngörmektedir. Bu bağlamda, bir geçiş ülkesi olmanın yanı
sıra, ayrıca göç alan hedef ülke konumunda olan Türkiye’nin, çeşitlenen yeni
göç hareketlerine bağlı olarak göç ve vatandaşlık konularını bütüncül bir bakış
açısıyla, uzun dönemli politikalar kapsamında ele alması beklenmektedir. Bu
çalışma, yabancılar ve mülteciler sınıflandırması üzerinden vatandaşlığa geçiş konusunu, Türkiye, Almanya ve Fransa örnekleri
üzerinden incelemektedir.
Citizenship/naturalization
is not only one of the most important issues concerning the policies on foreigners,
migration and integration, but it also represent the transformation process of
migrants and refugees from being “temporary” or “guest” into becoming permanent
and a part of the host society. Naturalization requires the mutual “social
acceptance” and “adaptation” of both the host and migrant societies and it
should propose the evolution of migration policies in a comprehensive,
inclusive and long-term perspective. In this regard, Turkey, as a country of
transit and destination, is expected to formulate its policies on migration and
naturalization in a compherensive and long-term context by taking into account
the fact that it is exposed to a mixed flow of migration movements.
Accordingly, this study, examines the naturalization policies in Turkey,
Germany and France in a comparative manner over the categorization of
foreigners and refugees.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2017 |
Gönderilme Tarihi | 15 Mayıs 2017 |
Kabul Tarihi | 1 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Sayı: 1 |