Amaç: Bu çalışma covid-19 pandemisi nedeniyle sokağa çıkma yasağı deneyimleyen yaşlı popülasyonun bu kısıtlamaya yönelik tepkileri konusunda bir fikir edinmeyi amaçlamaktadır.
Gereç ve Yöntemler: Araştırmanın örneklemini 60+ Tazelenme Üniversitesi öğrencileri arasından tesadüfen seçilen 120 katılımcı oluşturmaktadır. Katılımcılara telefon yolu ile sekiz soruluk kısa bir anket uygulanmıştır. Verinin tanımlayıcı istatistikleri sunulmuş ve katılımcıların yaşı ile cevapları arasındaki ilişkiyi değerlendirebilmek için korelasyon analizi uygulanmıştır.
Bulgular: Katılımcılar genel olarak, sokağa çıkma yasağı karşısında sağduyulu bir tutum sergilemelerine karşın, evde kalmanın virüsün yayılmasını önlemeyeceğini (%41), virüse bağlı yaşlı ölümlerde azalma yaratmayacağını (%57) ve bu sürecin yaşlıları ‘günah keçisi’ haline getirdiğini düşünmektedirler.
Sonuç: Toplumsal yaşama katılımlarını özendirmek için “aktif ol”, “dışarı çık”, “topluma katıl” dediğimiz yaşlılara bugün “evde kal”, diyoruz. Bu yeni durumda, normal koşularda yaşlılar için iyi olan, bugün kendileri için hayati riskler barındırmaktadır. Bu durumda sokağa çıkma yasağı bağlamında yaşlıların sorumluluk üstlenmesi bir “bilinçli izolasyon” olarak kabul edilebilir. Ancak bu bilinçli izolasyon, yaşlıları toplumdan uzaklaştırmanın yeni bir gerekçesi ve aracı olmamalıdır. Evde devam eden kaliteli ve sağlıklı bir yaşam için ihtiyaçlara yönelik önlemler devreye sokulmalıdır.
Anahtar kelimeler: Yaşlılık, covid-19, sosyal izolasyon
Aim: This study aims to understand the reaction of the older population who experienced curfew restriction due to the covid-19 pandemic.
Material and Methods: The sample of the study consisted of 120 participants randomly selected among students of 60+ Tazelenme University. A short questionnaire including eight questions was applied to the participants via telephone. Descriptive statistics of the data were presented and correlation analysis was applied to evaluate the relationship between the age of participants and their responds.
Results: Although participants have a modest attitude towards the curfew, they think that staying at home would not prevent the spread of the virus (41%), decrease in virus-related older deaths (57%), and has resulted in the older adults to be perceived as “scapegoats”.
Conclusions: To encourage their participation in social life, we conventionally say to older adults "be active", "go out", "joint society" and now we call them to "stay at home”. What is good for them under normal conditions, particularly close relation to society, appears to possess vital risks. In this situation, taking responsibility for the older adults in the context of the curfew can be considered as a "conscious isolation". However, this deliberate isolation should not be a new intention and instrument to move the older people away from the society. For a quality and healthy life that continues at home, precautions should be put in place.
Keywords: Aging, covid-19, social isolation.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2020 |
Gönderilme Tarihi | 21 Haziran 2020 |
Kabul Tarihi | 20 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 3 Sayı: 2 |
Bu dergide yayınlanan makaleler Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Geriatrik Bilimler Dergisi, Türkiye Atıf Dizini, Türk MEDLINE, Asos İndeks, Scilit, EuroPub ve Eylül 2022 tarihinden itibaren Index Copernicus International - Journals Master List ve 2023 sayıları itibariyle ULAKBİM TR-DİZİN'de indekslenmektedir.
| | |