İsmâil Hakkı Bursevî (d. 1137/1725), who lived in the 19th century is the author of the work named Rûhu'l-Beyân fî Tefsîri'l-Kur'ân, which is one of the most comprehensive and most famous of the ishari interpretations written in the Ottoman period. In this work, he has included many explanations, both narration, wisdom, and ishari, regarding the role of sunnah in understanding the divine destined to be desired, and in this context, the position, role, and authority of Muhammad in religion. As it is known, there is an understanding claiming that the Prophet's duty is to convey the Qur'an to the dwellers of the earth and that he has no other responsibility. The purpose of this work is to determine whether the views of those who ignore the close relationship between Qur'an and Muhammad, who was the last divine revelation, and the first addressee, implementer, preacher, and explainer of the Qur'an and say "The Qur'an is enough for us" are compatible with the Qur'an or not.
XVIII. yüzyılda yaşayan ve yüzden fazla eseri bulunan İsmâil Hakkı Bursevî (ö. 1137/1725), Osmanlı döneminde yazılan işârî tefsirlerin en kapsamlısı ve en çok ilgi görenlerinden olan Rûhu’l-Beyân fî Tefsîri’l-Kur’ân isimli eserin müellifidir. O, bu eserinde muradı ilahinin anlaşılmasında sünnetin rolünü ve bu bağlamda Hz. Muhammed’in dindeki konumuna, rolüne ve salahiyetine yönelik hem rivayet, hem dirayet hem de işârî olmak üzere birçok açıklamaya yer vermiştir. Malum olduğu üzere Hz. Peygamber’in görevinin Kur’an’ı muhataplarına aktarmaktan ibaret olduğunu, başkaca bir görevinin bulunmadığını, Allah'ın Hz. Peygamber'e insanlığa iletmek üzere Kur’ân'dan başka herhangi bir şey vermediğini iddia eden bir anlayış söz konusudur. Bu çalışma Hz. Peygamber'e itaati, ihtiramı, ittibayı önemsemeyen, onun tebyin görevini ve örnekliğini aynı zamanda son ilahi vahiy olan Kur’ân-ı Kerîm ile onun ilk muhatabı, uygulayıcısı, tebliğcisi, açıklayıcısı olan Hz. Muhammed arasındaki sıkı ilişkiyi görmezden gelip “Kur’ân bize yeter.” diyenlerin görüşlerinin Kur’ân'la bağdaşıp bağdaşmadığını meşhur bir işârî tefsir örneği olan Rûhu’l-Beyân’da tespit etmeyi amaçlamaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 18 Temmuz 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 17 Temmuz 2022 |
Kabul Tarihi | 11 Mayıs 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 11 Sayı: 22 |