Edip Cansever, who is among the representatives of Turkish poetry of the Republic period and the Second New poets, has revealed poems that attract attention in terms of both form and content with its unique style. He tried to explain his feelings, his inner world, his frustrations by giving place to original images in his poems. Sometimes the experiences he accumulated subconsciously also gave direction to the images in question. In some of his poems, he has included language practices that are also found in the Second New poetry understanding. Different uses of senses, concrete and abstract concepts or language and logic games that the poet occasionally uses are among these. In his understanding of poetry, he also directed questions about the existence of the individual, people, the world, and the mope he experienced during this time. It is noticed that the poet, who cannot incompatible and uncompromising with society and the thoughts of society, falls into a deep depression and melancholy. In this situation, the individual uses his inner world, sometimes the thought of death, as a refuge or escape point. In this work, the thought of death in Edip Cansever's poem “Acı Kum” and the reasons behind this thought will be tried to be revealed from the poet's sense of art.
Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin temsilcileri ve İkinci Yeni şairleri arasında bulunan Edip Cansever, kendine özgü üslubuyla hem biçim hem de içerik manasında dikkat çeken şiirler ortaya koymuştur. Şiirlerinde orijinal imgelere yer vererek duygularını, iç dünyasını, yaşadığı hayal kırıklıklarını anlatmaya çalışmıştır. Bazen bilinçaltında biriktirdiği yaşanmışlıklar da söz konusu imgelere yön vermiştir. Şiirlerinin bazılarında, İkinci Yeni şiir anlayışında da bulunan dil uygulamalarına yer vermiştir. Duyuların, somut ve soyut kavramların farklı kullanımları ya da şairin zaman zaman başvurduğu dil ve mantık oyunları bunlar arasında yer almaktadır. Onun şiir anlayışında bireyin varlığını, insanları, dünyayı sorgulaması ve bu esnada yaşadığı bunaltı; ele aldığı konulara da yön vermiştir. Toplumla ve topluma ait düşüncelerle uyuşamayan ve uzlaşamayan şairin, derin bir bunalıma ve melankoliye düştüğü fark edilmektedir. Bu durumdaki birey özellikle iç dünyasını, bazen de ölüm düşüncesini bir sığınak ya da kaçış noktası olarak kullanmaktadır. Bu çalışmada Edip Cansever’in “Acı Kum” adlı şiirindeki ölüm düşüncesi ve bu düşüncenin ardındaki sebepler, şairin sanat anlayışından hareketle ortaya konulmaya çalışılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 26 Nisan 2021 |
Kabul Tarihi | 14 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.