In the 13th century, Genghis Khan combined the war potential of the Mongols with his own leadership ability and built an enormous empire. The Mongolian armies, which made a great invasion under his magnificent command, which took its power from his intelligence, courage and national consciousness, fought against different nations in different geographies and achieved military successes that are rare in history.
Magnificent belonging to different geographies such as Dung-chang, Tai-tong-fu in China, Samarkand, Bukhara, Gürgenç in Khwarezm, Moscow, Ryazan in Dasht-i Kipchak, , Erzurum, Sivas, Kayseri in Anatolia and Baghdad in Iraq The capture of the cities is an important example of Mongolian victories. In addition, during the great invasion from China to Eastern Europe, Camuka, Tayang Han, Sultan Alaeddin Muhammed, Sultan Celaleddin Harezmşah, Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev, Duke of Silesia II. Henry IV of Hungary The successive defeats of the powerful rulers of the period, such as Bela, Knez Fedor and Khalifa Mustasim, are also the victories that crown the military adventures of the Mongols. Defeats such as the Battle of Parvan and Ayn Golut remained like a shadow on the brightness of these great victories. Because in both wars, not a big army commanded by a Mongolian khan, but the armies commanded by a noya and at the same time having a numerical disadvantage were defeated. Although the successes of Sultan Celaleddin Harezmşah in the Parvan War and Sultan Kutuz in the Ayn Calut War damaged the invincibility perception of the Mongols in a wide geography, Cuci, Çağatay, Tuluy, Batu, Buri, who served during the reigns of Genghis Khan and Ögeday Khan, The victories of Mongol princes and commanders such as , Subutay Noyan, Cebe Noyan, Mukali Noyan, Curmagun Noyan, Baycu Noyan took their place on the stage of history with all their glory.
The Mongols also gained a terrible reputation for the cities they conquered, the countries they invaded, and the violence, courage, lust to kill, and tenacity to fight displayed during their victories in wars. Torture was one of the most important parts of this terrible reputation, as was military success, which brought with it elements of fear and obedience. Because the purpose of the Mongols in torture was not limited to physical torture. Sometimes they used the torture of a leader and sometimes a community as an effective psychological warfare strategy. Therefore, the reason why the high level of violence and the methods of application of the tortures mentioned in the study are quite terrible is that they are shaped around these two purposes.
When the historical sources giving information about the military and political adventures of the Mongols are examined, many cases in which twenty-five different torture methods are used draw the attention. In this study, ten torture models used by the Mongols, the murderous warriors of the Middle Ages, for punishment, intimidation, intimidation, information and confession were examined. The tortures and incidents in question are "throwing into boiling water", "stuffing the buckthorn" (hitting a log), "putting it in a sack", "torturing with fire", "torturing with water", "cutting the body in half", "crushing it with a horse", " exposure to sunlight”, “eating human flesh” and “breaking the back” and the effects of these tortures on people were evaluated in terms of psychological warfare.
Cengiz Han 13. Yüzyılda Moğolların sahip olduğu savaş potansiyelini kendi liderlik yeteneğiyle birleştirdi ve muazzam bir imparatorluk inşa etti. Gücünü onun zekası, cesareti ve ulus bilincinden alan muhteşem komutası altında büyük bir istila gerçekleştiren Moğol orduları farklı coğrafyalarda farklı milletlere karşı savaşıp, eşine tarihte az rastlanan askerî başarılara imza attılar.
Çin’deki Dung-çang, Tai-tong-fu, Harezm’deki Semerkand, Buhara, Gürgenç, Deşt-i Kıpçak’taki Ryazan, Moskova, Anadolu’daki Erzurum, Sivas, Kayseri ve Irak’taki Bağdat gibi farklı coğrafyalara ait görkemli şehirlerin ele geçirilmesi Moğol zaferlerinin önemli birer örneği konumundadır. Ayrıca Çin’den Doğu Avrupa’ya kadar uzanan büyük istila sırasında Camuka, Tayang Han, Sultan Alaeddin Muhammed, Sultan Celaleddin Harezmşah, Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev, Silezya Dükü II. Henry, Macaristan Kralı IV. Bela, Knez Fedor ve Halîfe Mustasım gibi dönemin güçlü hükümdarlarının art arda mağlup olmaları da Moğolların askerî serüvenlerini taçlandıran zaferlerdir. Parvan ve Ayn Calut Savaşı gibi mağlubiyetler ise bu büyük zaferlerin parlaklığı üzerinde birer gölge gibi kalmıştır. Çünkü her iki savaşta da bir Moğol hanının komuta ettiği büyük bir ordu değil, bir noyanın komuta ettiği ve aynı zamanda da sayı dezavantajına sahip olan ordular mağlup olmuştur. Parvan Savaşı’nda Sultan Celaleddin Harezmşah’ın, Ayn Calut Savaşı’nda ise Sultan Kutuz’un kazandığı başarıların Moğolların geniş bir coğrafyada sahip olduğu yenilmezlik algısına zarar vermesine karşın Cengiz Han ve Ögeday Han dönemlerinde görev yapan Cuci, Çağatay, Tuluy, Batu, Buri, Subutay Noyan, Cebe Noyan, Mukali Noyan, Curmagun Noyan, Baycu Noyan gibi Moğol prens ve komutanlarının kazanmış olduğu zaferler tüm görkemiyle tarih sahnesinde yer almıştır.
Moğollar, ele geçirdikleri şehirler, istila ettikleri ülkeler ve savaşlarda kazandıkları zaferler esnasında gösterdikleri şiddet, cesaret, öldürme şehveti ve savaşma azmi sayesinde de korkunç bir şöhrete sahip oldular. Korku ve itaat unsurlarını beraberinde getiren askerî başarılar gibi işkenceler de bu korkunç şöhretin en önemli parçalarından biriydi. Çünkü Moğolların işkence yapmaktaki amaçları yalnızca kişiye fiziksel eziyet çektirmekle sınırlı değildi. Kimi zaman bir liderin kimi zaman da bir topluluğun işkence görmesini etkili bir psikolojik savaş stratejisi olarak kullanıyorlardı. Dolayısıyla çalışmada bahsi geçen işkencelerin şiddet seviyesinin yüksekliğinin ve uygulanış yöntemlerinin oldukça korkunç olmasının nedeni bu iki amaç etrafında şekillenmiş olmalarıdır.
Moğolların askerî ve siyasî serüvenleri hakkında bilgiler veren tarihî kaynaklar incelendiğinde yirmi beş farklı işkence yönteminin kullanıldığı pek çok vaka göze çarpmaktadır. Bu çalışmada ise Orta Çağ’ın ölüm saçan savaşçıları olan Moğolların cezalandırma, korkutma, yıldırma, bilgi ve itiraf alma amacıyla kullandıkları on işkence modeli incelenmiştir. Söz konusu işkence ve olaylar “Kaynar suya atmak”, “bukağı takmak” (tomruğa vurmak), “çuvala koymak”, “ateşle işkence etmek”, “suda boğmak”, “vücudu ikiye bölmek”, “at ile ezmek”, “güneş ışığına maruz bırakmak”, “insan eti yedirmek” ve “bel kırmak” şeklinde başlıklara ayrılarak ele alınmış olup, bu işkencelerin insanlar üzerindeki etkileri ise psikolojik savaş açısından değerlendirilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Temmuz 2023 |
Gönderilme Tarihi | 17 Kasım 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |