As a result of the expansion policy of the Russian Empire, the places where the Turks were occupied. The administration policy implemented by Tsarist Russia was based on getting along with the local population in the first years, then assimilation of their old beliefs and religions, and degenerating their national traditions. If this political goal in Siberia was built on first Christianizing the shamanist Turks and then Russifying them, the goal was to eliminate the sectarian structures fighting for Islam in Central Asia, the Volgaboyu, the Caucasus, Dagestan, and Azerbaijan. Although the official Islamic religious institutions were on the road to getting along with the “white king” in a short time, Muridism, Ishanism, Qadirilik, Seyitlik, which became institutionalized as a political organization, started an uprising against the occupation. All the uprisings carried out under the name of protecting national values, the lack of charismatic leaders who could unite the individual rebel groups, the lack of a specific strategic plan, and the failure to start the uprisings at the same time resulted in the defeat of the rebellions. During the period of Tsarist Russia, the ishans, murids, seyyids, dervishes, and other sect members who led the struggle in Muslim Turkish countries also displayed an uncompromising attitude towards the religious policy of the Soviet ideology. Even though the movement started by the members of the killed and exiled Sufi groups weakened or was interrupted, the national consciousness continued to live and reached its final goal of independence and the collapse of the communist regime. In the article, the Car-Balaken (Hamzet Bey, Mehmet Han, Kafi Molla) uprising in 1830, the Gök-Tepe resistance in 1879, and the Ahal-Teke (Kurbanmurat İshan and Kerimberdi İshan) uprising in 1880-1881, Andijan (Dukçi İşan) revolts in 1898, Sheikh Shamil’s Caucasian War (1834-1859), 1916 Uprising (Ishans and Bibi Soliha), Soviet period uprisings, and revolts such as Karamakçin Chaos (Mullah Jumagazı), Basmacı Movement, Çelebis rebellion (Haji Kasım Çelebi and Behlul Behçet), Zakatala, Kuba, Sheki revolts, especially the anti-Soviet propaganda of Ishan Sharifulla Tlyashev and his followers (1948), etc. became the object of research. In addition, it has been revealed by historical facts that the national independence struggle under the name of religion continued until the 1940s. Sufi groups, intellectuals, and political activities that played an important role in the national struggle suffered great losses with the strengthening of the Soviet Union. The ideology of Resistance, İshanlık, Seyitlik, Çelebilik, Muridism was interrupted, and the survivors of this life-or-death war took action in secret and kept the spirit of struggle alive until independence. In this atheist war, the Soviet regime was able to draw religious institutions to their side with a delicate policy. Religious institutions opposed the practices of sects such as Ishanism, Muridism, and Qadirilik in the context of the cult of saints and visits, and they released this warrior group from the eyes of the people, thus helping the regime in their destruction. In this article, the historical role of the Sufi groups who rebelled for the National Struggle in various parts of Muslim Turkish geography was tried to be investigated.
Sufi groups Ishans-Seyids-Murids Anti-religion National consciousness Russian and anti-Soviet revolts
Rus Imparatorluğu’nun genişleme politikası sonusunda Türklerin meskun olduğu yerler işgal altına girdi. Çarlık Rusyası’nın uyguladığı yönetim politikası ilk yıllarda yerel nüfusla iyi geçinme, daha sonra onların eski inançlarını ve dinlerini asimile etmek, milli geleneklerini dejenere etmek üzerine kuruldu. Sibirya’da bu siyasi amaç şamanist Türkleri önce Hristiyanlaştırmak, sonra da Ruslaştırmak üzerine inşa edilmiştise, Orta Asya, Volgaboyu, Kafkaslar, Dağıstan ve Azerbaycan’da İslam adına mücadele eden tarikat yapılarını tasfiye etmek hedef olarak belirlenmişti. Resmi İslâm’ın dinî kurumları kısa zamanda “beyaz kralla” iyi geçinmek yolunu tuttukları hâlde siyasi bir örgüt gibi kurumsallaşan Müridizm, İşanizm, Kadirilik, Seyitlik işgale karşı ayaklanma başlattı. Milli değerleri koruma adı altında yapılan tüm ayaklanmalar ayrı ayrı isyancı grupları birleştirebilen karizmatik lider yoksunluğu, belirli stratejik planın olmaması isyanların aynı anda başlamaması ayaklanmaların mağlubiyeti ile neticelendi. Çarlık Rusyası döneminde Müslüman Türk memleketlerinde mücadeleye öncüllük eden işanlar, müritler, seyitler, dervişler vb. tarikat üyeleri aynı şekilde Sovyet idolojisinin din politikasına karşı da barışmaz tavır sergilediler. Öldürülen, sürgün edilen sufi grupları üyelerinin başlattıkları hareket zayıflasa da, kesintiye uğrasa da milli bilinç yaşamağa devam etti ve bağımsızlıkla, komünist rejimin çökmesiyle nihayi hedefine ulaştı.
Makalede, 1830’da Car-Balaken (Hamzet Bey, Mehmet Han, Kafi Molla) ayaklanması, 1879’da Gök-Tepe direnişi ve arkasınca 1880-1881 Ahal-Teke (Kurbanmurat İşan ve Kerimberdi İşan) ayaklanması, 1880-1890 yıllarında İşanların Fergana isyanları, 1898’de Andican (Dukçi İşan) ayaklanması, Şeyh Şamil’in Kafkas Savaşı (1834-1859), 1916 Ayaklanması (İşanlar ve Bibi Soliha), Sovyet dönemi başkaldırıları, örneğin Karamakçin Karmaşası (Molla Jumagazı), Basmacı Hareketi, Çelebiler isyanı (Hacı Kasım Çelebi ve Behlul Behçet), Zakatala, Kuba, Şeki ayaklanmaları, özellikle İşan Şarifulla Tlyaşev ve müridlerinin anti-Sovyet propagandası (1948) vs. araştırma objesi olmuştur. Tüm bu isyanların manevi liderleri İslâmiyet’ten önceki gelenekleri yaşatan evliya grupları idi. Ayrıca din adı altında milli bağımsızlık mücadelesinin 1940’lara kadar devam ettiği tarihi faktlarla ortaya konulmuştur.
Milli mücadelede önemli rol oynayan sufi grupları, aydınlar ve siyasi faallar Sovyetler Birliği’nin güçlenmesiyle çok büyük kayıplar verdiler. Direnişçi İşanlık, Seyitlik, Çelebilik, Müridizm ideolojisi kesintiye uğradı, bu ölüm-kalım savaşından sağ kurtulanlar ise gizli faaliyete geçerek, mücadele ruhunu bağımsızlığa kadar yaşattılar. Sovyet rejimi bu ateist savaşta ince bir siyasetle dinî kurumları da yanlarına çekebildiler. Dinî kurumlar, İşanizm, Müridizm, Kadirilik gibi tarikatların evliya kültü ve ziyaretler bağlamında gerçekleştirilen uygulamalarına karşı çıktılar ve bu savaşçı kesimi halkın gözünden salmağa çalıştılar, sonuçta onların yok edilmesinde rejime yardım etmiş oldular.
Bu yazıda Müslüman Türk coğrafyasının çeşitli yerlerinde Milli Mücadele için isyan çıkaran sufi gruplarının tarihi rolü araştırlmağa çalışılmıştır.
Sufi grupları İşanlar-Seyitler-Müridler Din karşıtı Milli bilinç Rus ve anti-Sovyet karşıtı ayaklanmalar.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ekim 2023 |
Gönderilme Tarihi | 21 Şubat 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN 100. YILI ÖZEL SAYISI |