Social networks are increasingly effective platforms that allow more information to be carried and disseminated easily and efficiently. However, these ideas shared on a mobile basis can sometimes be hateful and harmful, and some even reach the hate speech dimension. In online media environments where hate speech is produced, media portraits of people from other cultures and the stereotyped images produced by these portraits often show that outsiders are dangerous and can shape the perception of society. Therefore, this study examines the online reflections of hate speech against immigrants on Twitter. Within the scope of the study, 1545 tweets related to the hashtag opened on Twitter as we do not want #surians, were analyzed by content analysis, then 3 videos and 3 tweets among the analyzed tweets were evaluated by discourse analysis method of Teun Van Dijk.Accordingly, it is the aim of the article to determine how hate speech for refugees is carried out online. Accordingly, it is the aim of the article to determine how hate speech for refugees is carried out online. According to the results obtained from the research, in online discourses, refugees are seen as invasive, greedy and immoral, and in online emotional reactions, humiliation rather than pity are encountered. It has been concluded that positive changes such as mutual understanding and the right to live together are generally shallow through internet and social media, and social networks are not favorable environments for such discussions, which are also vital for functional democracies.
Sosyal ağlar, daha fazla bilginin kolay ve verimli bir şekilde taşınmasına ve yayılmasına olanak veren ve kullanımı giderek artan etkili platformlardır. Bununla birlikte, mobil tabanlı olarak paylaşılan bu fikirler bazen nefret dolu ve zararlı olabilmekte, hatta bazıları nefret söylemi boyutuna ulaşmaktadır. Nefret söyleminin üretildiği çevrimiçi medya ortamlarında, diğer kültürlerden insanların medya portreleri ve bu portrelerin ürettiği klişeleşmiş imajlar, genellikle dışardan gelenlerin tehlikeli olduklarını göstermekte ve toplumun algısını şekillendirebilmektedirler. Dolayısıyla bu çalışma, göçmenlere karşı oluşturulan nefret söylemin çevrimiçi yansımalarını Twitter üzerinden incelemektedir. Çalışma kapsamında Twitter’da #suriyelileriistemiyoruz şeklinde açılan hashtag ile ilgili 1545 tweet içerik analizi ile incelenmiş, ardından analiz edilen tweetler arasından 3 video ve 3 tweet, Teun Van Dijk’ın söylem analizi yöntemi ile değerlendirilmiştir. Bu doğrultuda mültecilere yönelik nefret söyleminin çevrimiçi ortamda nasıl gerçekleştirildiğini tespit etmek makalenin amacını oluşturmaktadır. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, çevrimiçi söylemlerde mülteciler istilacı, açgözlü ve ahlaksız olarak görülmekte ve çevrimiçi duygusal tepkilerde acıma yerine aşağılama ifadelerine rastlanılmıştır. Karşılıklı anlayış ve birlikte yaşayabilme hakkı gibi olumlu değişimlerin, internet ve sosyal medya aracılığıyla genellikle sığ kaldığı ve sosyal ağların işlevsel demokrasiler için de hayati önem taşıyan bu tarz tartışmalar için elverişli ortamlar olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Mülteciler Çevrimiçi Nefret Söylemi sosyal medya Twitter Söylem Analizi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 20 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 11 Sayı: 2 |