In this study, it was aimed to investigate the relationship between muscle deprivation and eating disorder tendency in the sample of Turkish athletes and to examine them in terms of gender, years of doing sports and number of training.
A total of 276 fitness athletes with an average age of 26.72, determined by the random sampling method based on voluntariness, participated in the questionnaire applied in the study. The data of the research were collected by google form online questionnaire using “Personal Information Form”, “Muscle Deprivation Scale” and “Orthorexia-11 Scale”. Independent Sample T Test, One-Way ANOVA test and Pearson Correlation test were used to analyze the data determined to be normally distributed.
It was determined that the muscle deprivation scores of the athletes differed according to gender, number of training sessions and years of doing sports (p<0.05), if their orthorexic tendencies differed according to gender and number of training sessions (p<0.05). In addition, a negative correlation was observed between the muscle deprivation levels of the athletes and their eating disorder scores (p<0.05).
Body dissatisfaction appears to be one of the most consistent and robust causal risk factors for eating disorder behaviors. Considering the importance of physical appearance in fitness athletes, it is thought that the desire to build more muscle due to environmental influences is thought to be a factor in increasing muscle deprivation in them, while the desire to have a fit triangle body appearance puts the fitnes under pressure and causes deterioration in their eating behaviors.
Bu çalışmada, Türk sporcu örneğinde kas yoksunluğu ile yeme bozukluğu eğilimi arasındaki ilişkinin araştırılması ve cinsiyet, spor yapma yılı ve antrenman sayısı değişkenleri açısından incelenmesi amaçlanmıştır.
Araştırmada uygulanan anket formunu, gönüllülük esasına dayalı tesadüfi örnekleme yöntemi ile belirlenen yaş ortalaması 26,72 olan toplamda 276 fitness sporcusu online ortamda doldurdu. Araştırmanın verileri, “Kişisel Bilgi Formu”, “Kas Yoksunluğu Ölçeği” ve “Ortoreksiya-11 Ölçeği” kullanılarak toplandı. Anket formu, google form çevrim içi anket yolu ile katılımcılara gönderildi. Verilerin normal dağıldığı belirlendi ve analizlerde Independet Sample T-Testi, One-Way Anova testi ve Pearson Korelasyon testi kullanıldı.
Sporcuların, kas yoksunluğu puanlarının cinsiyet, antrenman sayısı ve spor yapma yılına göre farklılık gösterdiği (p<0,05), ortorektik eğilimlerinin ise cinsiyete ve antrenman sayısına göre ise farklılık gösterdiği belirlendi (p<0,05). Ayrıca sporcuların kas yoksunluğu düzeyleri ile yeme bozukluğu puanları arasında negatif bir ilişki olduğu görüldü (p<0,05).
Vücut memnuniyetsizliği, yeme bozukluğu davranışlarının en tutarlı ve sağlam nedensel risk faktörlerinden biri olduğu görülmektedir. Fitness yapan sporcularda fiziksel görünümün önemi düşünüldüğünde, çevresel etkilerden dolayı daha fazla kas yapma arzusunun, onlarda kas yoksunluğunun artmasına etken olduğu düşünülürken, fit bir üçgen vücut görünümüne sahip olma isteğinin de fitnesçıları baskı altında bırakarak yeme davranışlarında bozulmalara sebebiyet verdiği düşünülmektedir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 12 Sayı: 4 |