Bu makalede, Alevi-Sünni evliliklerinin gruplar arası karşılıklı ilişkiler üzerinde nasıl bir etkiye sahip olduğu konu edinilmektedir. Alevi-Sünni ilişkilerindeki olumsuz ön yargı, kalıp yargı ve ötekileştirme eğilimlerinden yola çıkılarak, bu zihinsel ve davranışsal kalıpların hangi durumlarda değişebileceği sorusu, evlilik kurumunun etkisi bağlamında analiz edilmiştir. Alevi-Sünni çiftlerle yapılan görüşmeler üzerinden her iki grup arasındaki ilişkilerdeki değişimin açığa çıkartılması amaçlanmıştır.
Makalede, öncelikli olarak, öteki ve ötekileştirme kavramları üzerinden Alevi-Sünni ilişkileri ve Alevi-Sünni evlilikleri ele alınmıştır. Daha sonra, Alevi-Sünni evliliklerinin Alevi-Sünni grupları arasındaki ilişkileri ne yönde etkilediği, evlilikle kurulan akrabalık bağlarının var olan ön yargı, kalıp yargı ve ötekileştirme eğilimlerini giderip gidermediği sadece katılımcıların gözünden anlaşılmaya çalışılmıştır. Aile ve akraba gruplarının yorumları bu çalışmaya dahil edilmemiştir. Bu bağlamda araştırmaya Alevi-Sünni evliliği yapmış Samsun ve Amasya şehirlerinden toplam 37 kişi katılmıştır. Görüşmeler Mayıs 2022 ile Mart 2023 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Mülakata katılan 20 kişi Samsun ve ilçelerinde yaşamakta, 17 kişi ise Amasya ve ilçelerinde yaşamaktadır. 37 katılımcının 21’i erkek, 16’sı ise kadınlardan oluşmaktadır. Bu katılımcıların 20’si Sünni, 17’si ise Alevi kökenlidir. Mülakata katılan katılımcıların 15’i eşiyle birlikte, (toplam 30 kişi) 7 kişi ise tek olarak katılım sağlamıştır. Görüşmeye katılan kişilerin yaşları 27 ile 49 arasında değişmektedir.
Alevi-Sünni evlilikleri yapmış Samsun ve Amasya şehirlerinde yaşayan bireylerle yapılan derinlemesine görüşmelerden elde edilen verilerle ötekine karşı bakışın seyri incelenmiştir. Özellikle katılımcıların gözünden aile, akraba ve sosyal çevrenin yaklaşımı anlaşılmaya çalışılmıştır. Görüşmelerden elde edilen veriler temalar halinde kodlanarak içerik analizleri yapılmıştır.
Genel anlamda bu tür evliliklerin kentleşme, modernleşme ve sekülerleşme süreçlerinin yanı sıra üniversite eğitiminin getirmiş olduğu karşılıklı temas ile birlikte artarak devam ettiği gözlenmiştir. Alevi-Sünni evliliklerinin eşler arasında çok fazla problem oluşturmadığı ancak aile ve akraba grupları arasında tartışıldığı saptanmıştır. Özellikle her iki grubun aile ve akraba çevrelerinin kırsal bölgede yaşamaları, bu evlilikleri olumsuz algılamalarına sebep olduğu gözlemlenmiştir. Bu açıdan ailelerin sosyal çevrenin baskısı altında oldukları tespit edilmiştir. Görüşülen bireylerin yaş, cinsiyet, eğitim, meslek, yaşadığı yer, aile ilişkileri ve aidiyet duygusu gibi değişkenler açısından sorulan sorulara farklı cevaplar verdikleri görülmüştür. Katılımcıların yanıt ve yorumları, evlilik öncesi süreç, evlilik süreci ve evlilik sonrası süreç olmak üzere üç temanın oluşmasını sağlamıştır. Bulguların analizi de bu temalar üzerinden yapılmıştır.
Bireylerin evlilik öncesi genel olarak Alevi-Sünni evliliklere karşı olumsuz bir bakışlarının olmadığı ancak aile ve sosyal çevrelerinin evliliklerine karşı olumsuz tepkiler gösterdikleri saptanmıştır. Alevi-Sünni evliliklerine dair genel yaklaşım olumsuz olmakla birlikte bu durumun tonlaması aile ve akraba grupların dini aidiyet derecesi, yaşayış tarzı, eğitim seviyesi, yaş ve meslek gibi değişkenlerle farklılaşmaktadır. Evlilik yapan bireylerin aile ve akraba çevrelerinin özellikle seküler bir yaşam tarzına sahip olmaları, eğitimli olmaları ve şehir merkezlerinde yaşamaları bu tür evlilikleri olumsuz algılamamalarında etkili olmuştur. Aksi durumda yani daha muhafazakâr aile ve akraba çevrelerin bu tür evliliklere karşı direnç gösterdikleri saptanmıştır.
Dini grup aidiyeti yüksek aile ve sosyal çevreye sahip bireylerin evlilik süreçlerinde olumlu bir düşünce değişimi gerçekleşmemiştir. Yer yer olumsuz bakış açısı evlilik ritüellerinde (nişan, nikah, düğün vb.) kendisini açık bir şekilde göstermiştir. Olumlu düşünce değişiminin gerçekleştiğini ifade eden az sayıdaki katılımcı ise bu değişimin kişilerin karakter özelliklerinden kaynaklandığını, öteki gruba karşı genel ve olumlu bir düşünce değişiminin yaşanmadığını belirtmişlerdir.
Evlilik sonrası süreçte ise genelde bu tür evlilik yapan bireylerde seküler bir yaşam tarzı hakim olduğundan evliliklerinde dini konular üzerinden problemler pek fazla yaşanmamaktadır. Bu tür problemler genelde kişisel ilişkiler üzerinden değil, anne, baba ve akraba gruplarının çiftlere müdahalesiyle gerçekleşmektedir. Bu konuda çiftlerin aile ve akraba gruplarından uzak yaşama eğilimleri gözlemlenmiştir. İstisna olarak problem yaşayan çiftler özelinde ise problemler aidiyet duygularıyla tartışılmakta ve herhangi bir sonuca bağlanamamaktadır.
Din Sosyolojisi Alevi-Sünni İlişkileri Alevi-Sünni Evlilikleri Samsun Amasya
This article discusses the effects of Alevi-Sunni marriages on mutual group relations. Considering prejudice, stereotype and marginalisation tendencies in Alevi-Sunni relations, the question of when these mental and behavioural patterns can change is analysed in the context of the marriage institution and its impacts. In this study conducted by interviewing Alevi-Sunni couples, it is aimed to understand the change in the relations between both groups through the experiences.
In this study, firstly, Alevi-Sunni relations and Alevi-Sunni marriages are discussed through the concepts of other and marginalisation. Following, the extent how Alevi-Sunni marriages have an impact on the relations between the Alevi-Sunni groups, and whether the kinship ties established through marriage eliminate the existing prejudice, stereotype and marginalisation tendencies are analysed from the perspectives of the participants. In this context, a total of 37 people from the cities of Samsun and Amasya who had Alevi-Sunni marriages participated in the research. Interviews were conducted between May 2022 and March 2023. Twenty of the interviewees live in Samsun and its districts, while 17 live in Amasya and its districts. Of the 37 participants, 21 are men and 16 are women. 20 of these participants belong to the Sunni, and 17 to the Alevi religious group. 15 of the participants participated in the interview together with their spouses (30 people in total), while 7 people participated alone. The ages of the interview participants range between 27 and 49.
With the data obtained from in-depth interviews with individuals who had Alevi-Sunni marriages living in Samsun and Amasya, the course of the view towards the other is examined. In particular, the approach of families, relatives and social environment is analysed from the participants’ perspectives. Along with interview questions, some spontaneous and sounding questions are also directed to the participants in this direction. Responses and comments of the participants led to the formation of different themes. The interview data is coded into themes and content analyses are made.
It is observed that such marriages continue increasingly with the urbanization, modernization, and secularization processes as well as mutual contact brought by higher education. In this respect, it is determined that Alevi-Sunni marriages do not cause many problems among individuals but are discussed among family and relative groups. Especially the families and relatives of both groups living in rural areas cause negative perceptions of these marriages. It is seen that families are under the pressure of the social environment. The interviewee’s responses differentiate according to variables such as age, gender, education, occupation, place of residence, family relations and sense of belonging. Responses and comments of the participants led to the formation of three themes: pre-marital process, marital process and post-marital process. The findings are analysed through these themes as well.
First of all, it is found that individuals who entered into such marriages did not have a negative attitude towards Alevi-Sunni marriages in general before marriage, but their family and social circles showed negative reactions to their marriages. Although the general attitude towards Alevi-Sunni marriages is negative, the tone of this attitude varies with variables such as the degree of religious affiliation of the family and relatives, lifestyle, education level, age and occupation. The fact that the family and relatives of the individuals who marry have a secular lifestyle, are educated and live in urban centers has been effective in the fact that they do not perceive such marriages negatively. On the contrary, more conservative families and relatives are found to be resistant to such marriages.
Individuals with families and social circles with high religious group affiliation do not have a positive change of opinion in the marriage process. Occasionally, a negative perspective is clearly manifested in marriage rituals (engagement, marriage, wedding, etc.). A small number of participants who stated that there was a positive change of opinion discussed that this change was due to the character traits of the individuals and that there was no general positive change of opinion towards the other group.
In the post-marital period, since individuals in such marriages generally lead a secular lifestyle, they do not experience problems over religious issues in their marriages. Such problems are usually realized not through personal relationships, but through the intervention of parents and relatives. In this regard, it is observed that couples tend to live away from family and relative groups. Exceptionally, in the case of couples experiencing problems, the problems are discussed with feelings of belonging and cannot be resolved.
Amasya Sociology of Religion Alevi-Sunni Relations Alevi-Sunni Marriages Samsun
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Sosyolojisi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 14 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 22 Sayı: 2 |
Hitit İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf 4.0 International License (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.