Kelâm ilminin dinî ilimler içerisindeki yeri eski bir tartışma konusudur. Onun tümelliği filozoflar ve kelâmcılar arasında tartışılagelmiştir. Fârâbî kelâmı “sınırları şeriat koyucu tarafından belirlenmiş emir ve yasaklara yönelik itirazları savuşturan ilim” olarak tarif etmiştir. Gazzâlî (ö. 505/1111) ise el-Munkız’da kelâmı Ehl-i Sünnet akîdesini olduğu hâl üzere muhafaza eden ve bidatçilerin onu bulandırmasına engel olan ilim olarak tanıtmıştır. Ancak el-Mustasfâ’da kelâmın mevcudu inceleyen küllî bir ilim olduğunu iddia etmiştir. Müteahhir dönemde ise bu kapsam biraz daha genişletilmiş ve konunun akîdelere taalluku bakımından ma‘lum olduğu söylenmiştir. Çünkü kelâm doğru bir akîde tesis etmek amacıyla ma‘lum kapsamına giren her şeyi incelemektedir. Böylece kelâmın konusu ve gayesinin akîde ile ne denli ilişkili olduğu tarihsel süreç içerisinde farklı şekillenmiştir. Bu tartışmaların merkezinde kelâmın cedelî bir âlet ilmi mi yoksa gerçekten tümel ve hakikat araştırması olan bir ilim mi olduğu sorunu bulunmaktadır. Çünkü ispat eden ilmin mahiyeti, ispatlanan akîdenin mahiyetini etkileyecektir. Dolayısıyla kelâmın akâide indirgenmesi bir bakıma onun ispatlama işlevini tartışmaya açmaktadır. Bu problemin çözümü kelâm ilminin akâid ile ilişkisinin ortaya çıkarılması ile çözülecektir. Çünkü kelâm ve akâid arasındaki girift ilişki yukarıdaki probleme kapı aralayan bir mahiyete sahiptir. Söz gelimi bu ilimlerin aynı işleve sahip olup olmadıkları önemli bir sorundur. Yine aynı işleve sahipseler, neden aynı işleve sahip iki ayrı ilim bulunduğu çözülmesi gereken bir problemdir. Ayrıca bunlar ayrı iseler sınırlarını neyin belirlediği ve ortak yanlarının ne olduğu gibi sorunlar bulunmaktadır. Bunların kısmen veya tamamen çözülmesi ile iki disiplin arasındaki ilişki ortaya çıkmış olacaktır. Bu makale bu problemlerin çözümü adına kelâm ve akâidin ilke, konu, problem, gaye ve yöntem yönünden ortak ve muhtelif olduğu noktaları ele almaktadır.
The place of the science of kalām in religious sciences is an old debate. Its universality has been debated among philosophers and theologians. Al-Fārābī defined kalām as a science that repels the objections against the orders and prohibitions, the boundaries of which are determined by the shāri‘ (law maker). al-Ghazālī, on the other hand, introduced kalām in al-Munkidh as a science with the aim of preserving the aqīdah (creed) of Ahl al-Sunnah as is and preventing bid‘ah (innovation) to muddle it (aqīdah) up. However, in al-Mustasfā, he claimed that kalām is a universal science that examines the existence. This difference in his thoughts may be due to the nature of these works or because of the the confusion about the nature of ‘ilm (science). However, it can be said that this confusion has been relatively resolved in the late period. Because in the late period, it has been accepted that the subject is “ma‘lūm (the known) in terms of being related to creeds. Since kalām examines everything that falls within the scope of ma‘lūm in order to establish a correct creed. At the center of these discussions is the question of whether kalām is a science of an argumentative instrument or really a universal and truth-seeking science. With this aspect, the discussions make the proven aqīdah a matter of discussion. Therefore, the reduction of kalām to aqā’id opens its proving function to discussion. On the other side of the discussions about the nature of kalām, there is the problem of its relation to aqā’id. As a matter of fact, whether kalām is aqā’id or a science that defends it will be fully understood by clarifying its relationship with aqā’id. Moreover, there are problems worthy of investigation on this side of the issue as well. For example, it should be clarified why there are two separate sciences with the same meaning. In addition, if they are separate, problems such as what determines their boundaries and what their commonalities are essential questions to be asked for the relationship between the two disciplines. With the partial or complete resolution of these problems, the relationship between the two disciplines will appear. In this article, the common and different points of the science of kalām and aqā’id in terms of principle, subject, problem, purpose and method are examined.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kelam |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 2 Sayı: 1 |