Klasik Türk şiiri şâirleri eserlerini vücuda getirirken sembollerden, metaforlardan, remizlerden ve mazmunlardan yararlanırlar. Ancak bunların her birinin altında gerçek bir kaynak, tarihî ya da efsanevi bir altyapı bulunmaktadırlar. Divan şâirinin sıklıkla kullandığı kaynaklar arasında kutsal kitaplar bulunduğu gibi, dinî-tasavvufî hayata yön vermiş kişilerin eserleri ve sözleri de yer almaktadır. Bu bağlamda Kur’an-ı Kerim de şâirlerin bolca müracaat ettiği kaynakların başında gelmektedir. Sadece dinî-tasavvufî içerikli eserlerde değil farklı türdeki eserlerde ayetlere bazen telmih bazen iktibas bazen de teşbih yoluyla başvurulduğu görülür. Elbette bu durum şâirin kullandığı üslupla ilgilidir. Bu çalışma Kur’an-ı Kerim’de yer alan cennet tasvirlerinin klasik Türk şiirindeki işret meclislerine yansımasını konu edinmiştir. Bilindiği üzere işret meclisleri dünyanın kaygı ve gamından uzaklaşmak için eğlenceyi merkeze alan yiyecek ve içeceklerin hizmetçiler eliyle dağıtıldığı, müzik ve raksın eşliğinde sohbetin oluşturulduğu mekânlardır. Burada elem ve gözyaşı meclis dışında bırakılır. Çeşit çeşit mumlar yakılır ve güzel kokular buhurdanlarla mecliste dolaştırılarak orada bulunanların sakinleşmesi ve meclise hazır hale gelmesi sağlanır. Eğlenceyi, hüznü, musahabeyi, muhabbeti anlatan pek çok meclis tasvirinde görülür ki şaşaalı bir anlatımla okuyucu o sohbetin içine dâhil edilmek istenir. Bunun yöntemlerinden birisi de şâirlerin o meclisi anlatırken kullandığı tasvirlerdir. Okuyucunun hayalini canlandıracak renkli tasvirlerin içinde tahayyül sınırını zorlayan mübalağalı ifadelere de yer verilir. Bu ifadelerin kullanıldığı metinlerden birisi Tâcîzâde Câfer Çelebi’ye ait olan Heves-nâme isimli mesnevidir. Eser incelendiğinde özellikle Kağıthane’de kurulan dost meclisinin anlatımında şâirin Kur’an’dan esinlendiği ve mecliste bulunanlara âdeta cennetteymiş izlenimi veren bir hava yarattığı görülmektedir. Bu çalışma mesnevide yer alan işret meclislerinde kullanılan tasvirlerle ayetleri karşılaştırmayı ve benzerliklerini gözler önüne sermeyi hedeflemektedir. Çalışmada cennet ve Heves-nâme hakkında bilgi verildikten sonra Kur’an’da yer alan cennet kavramları ve tasvirleriyle mesnevideki anlatım şekillerine yer verilecektir.
Classical Turkish poetry poets make use of symbols, metaphors, symbols and mazmuns while bringing their works into being. However, under each of these, there is a real source, historical or legendary background. Among the sources frequently used by the Divan poet are the holy books, as well as the works and words of the people who have shaped the religious-mystical life. In this context, the Qur'an is one of the sources that poets refer to abundantly. It is seen that verses are sometimes referred to by reference, sometimes by quotation, and sometimes by simile, not only in works with religious-mystical content, but also in works of different types. Of course, this situation is related to the style used by the poet. This study deals with the reflection of the depictions of heaven in the Qur'an to the sign assemblies in classical Turkish poetry. As it is known, sign assemblies are places where food and drinks are distributed by the servants, and conversation is created accompanied by music and dance, which takes entertainment to the center in order to get away from the anxiety, sorrow and grief of the world. Here grief and tears are excluded from the assembly. Various kinds of candles are lit and fragrances are circulated in the assembly with censers, so that those present are calmed down and ready for the assembly. It is seen in many depictions of assemblies that tell about fun, sadness, conversation and love that the reader is wanted to be included in that conversation with a glamorous expression. One of the methods of this is the depictions used by the poets while describing that assembly. Exaggerated expressions that push the limit of imagination are also included in the colorful descriptions that will enliven the reader's imagination. One of the texts in which these expressions are used is the masnavi named Heves-nâme, which belongs to Tâcîzâde Cafer Çelebi. When the work is examined, it is seen that the poet was inspired by the Qur'an and created an atmosphere that gave the impression of being in heaven, especially in the expression of the friendly assembly established in Kağıthane. This study aims to compare the depictions used in sign assemblies in the mathnawi with the verses and to reveal their similarities. In the study, after giving information about heaven and Heves-name, the concepts and descriptions of paradise in the Qur'an and the forms of expression in the masnavi will be given.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
ULAKBİM-DERGİPARK Bünyesinde Faaliyet Gösteren HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature)
Türk Dili ve Edebiyatı Alanında Yayımlanan Uluslararası Hakemli Bir Dergidir.