Suçu ispatlanana kadar her insan masumdur. Bu kural Mecelle’de “Beraet-i zimmet asıldır” külli kaidesiyle ifade edilmiştir. Suçun ispatlanması için her hukuk sisteminde ispat vasıtaları belirlenmiştir. Tarih boyunca bir çok alanda yaşanan değişim ispat hukuku alanında da yaşanmıştır. Bu süreçte mevcut ispat vasıtalarının bir kısmı değerini yitirmiş diğer bir kısmı da zamana ve şartlara göre ya değerini korumuş ya da artırmıştır. Ancak geçmişte delil olarak değerlendirilmeyen veya zayıf görülen bazı yöntemler ise teknolojinin de katkısıyla klasik ispat vasıtalarının önüne geçmiştir. Nitekim günümüzdeki bilimsel çalışmalar parmak izinin had ve kısas cezalarını düşüren zayıf nitelikte delillerden olmadığını hatta bazı şartlarda şahitlik ve ikrardan daha kuvvetli olabileceğini göstermiştir. Bu çalışmada 19.yy’dan itibaren farklı bir bakışla değerlendirilen parmak iziyle hakimin kamu güvenliğini sağlanmak için hırsızlık ve cinayet suçlarında had ya da kısas cezası verebileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 15 Sayı: 30 |
Hitit Üniversitesi Kuzey Kampüsü Çevre Yolu Bulvarı 19030 - ÇORUM-TÜRKİYE
00 (90) 364 219 1100 - ilafdergi@hitit.edu.tr