Araştırmalar göstermektedir
ki, antik Pergamon kentinin politik ve ekonomik açıdan güçlenmesinin
sonuçları yakın çevresine bire bir yansımakta ve bunun sonucu olarak kentle birlikte taşra da dinamik bir
şekilde hızla gelişmekteydi. Pergamon kenti ile kırsalı arasındaki ilişkilerin
yanı sıra, bir diğer önemli konu da kentte yaşanan siyasal olaylar ve kentin
Helenistik dönemden itibaren kaydettiği hızlı gelişmenin komşu kentleri nasıl etkilediğidir.
Pergamon'un siyasal ve ekonomik açıdan
büyümesi, kırsal kesimlerde tarımsal faaliyetlerin artmasına neden olmuş; komşu kentler açısından
ise bu gelişim bazıları için faydalı olurken bazılarının da sonunu getirmiştir. Pergamon Krallığı kuruluncaya
kadar komşusu Atarneus kentinin bölgede önemli bir yere sahip olduğu
bilinmektedir. Atarneus'taki araştırmalarımızda ele geçirilen seramik
parçalarına göre, burada tespit edilen en erken yerleşme MÖ 2. bin yıla
inmektedir; MÖ 6. ve 5. yüzyıllarda ise hatırı sayılır büyüklükte bir yerleşime
ulaşmıştır. Atarneus MÖ 4. yüzyılda – aynı yüzyıldaki kaynakların doğruladığı
gibi (Diod. 13, 65, 4)– heybetli ve aşılması neredeyse imkansız surlarla
korunuyordu. Metrelerce yükseklikteki surların koruduğu 24 hektarlık kent alanı, Philetairos zamanındaki
Pergamon'dan bile daha büyüktü. MÖ 4. yüzyılda Atarneus’da hüküm süren ve yerel bir
hanedan beyi olan Hermias'ın egemenliği altındaki bölge, Atarneus’dan itibaren
kıyı bölgesini ve Bakırçay Ovası’nı da içine alacak büyüklükteydi. Ele
geçirilen seramik parçalarına göre MÖ 3. yüzyılda Atarneus’un refah içinde bir
kent olduğunu söyleyebiliriz. Krallık merkezi Pergamon'un Atarneus'un önemini
azaltıcı faaliyetleri sonucunda kent gittikçe güç kaybetmiş ve Pergamon’un egemenliğine
girdikten sonra Bakırçay Ovası’nın kuzeyinde krallığın askeri noktası olarak
hizmet vermeye mahkûm edilmiştir. MÖ 1. yüzyılda ise Atarneus kenti tamamen
terkedilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 11 Sayı: 1 |