Doğal afetler doğanın çeşitli unsurlarına uyum sağlama zorunluluğunu insanlığın karşısına bir gereklilik olarak sunmaktadır. Son dönemlerde yaşanan depremler sebebiyle oluşan hayat kayıpları ve maddi yıkımlar alınan tedbirlerin iyileştirilmesi ve önemsenmesini sıklıkla gündeme getirmektedir. Buradan hareketle günümüzde ülkelerin modern afet yönetimi stratejisine sahip olması oldukça önemlidir. Yapılan araştırmalar toplumu oluşturan bireylerin afetlerden farklı şekillerde etkilendiğini ortaya koymaktadır. Bu bağlamda dezavantajlı gruplar içinde yer alan kadınların afetlerden farklı boyutlarda etkilendiğini söylemek mümkündür. 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan deprem felaketi sonrasında birçok ilde sosyal yaşam köklü bir biçimde değişime uğramış ve zorunlu olarak yeni yaşam koşulları oluşmuştur. Yapılan çalışmada depremden büyük ölçüde etkilenen Nurdağı ilçesi ve bu ilçede oluşturulan çadır kentler incelenmiştir. Çalışmaya Nurdağı’nda çadır kentte yaşayan 30 depremzede kadın katılmıştır. Nitel araştırma deseni ile kurgulanan çalışma bağlamında deprem öncesi ve deprem sonrası sosyal yaşam içinde var olan toplumsal cinsiyet unsurları incelenmiştir. Çalışmanın sonucunda deprem öncesi toplumsal yaşamda var olan toplumsal cinsiyet kaynaklı rol ve sorumluluk paylaşımının depremden sonra da devam ettiği ve bu nedenle kadınların kendini eşit olmayan sosyal koşullar bağlamında değerlendirdikleri saptanmıştır. Çalışmanın sonucunda afet yönetimi konusunda toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı bir bakış açısının geliştirilmesi ve bu yönde stratejik adımlar atılması önerisi ortaya koyulmuştur.
Natural disasters necessitate people to adapt to the various elements of nature. The loss of life and financial destruction caused by the recently experienced earthquakes often bring the importance of the measures to be taken into question. From this point of view, it is essential for countries to have modern disaster management strategies these days. Several research reveal that individuals making up the societies are affected by disasters in different ways. In this context, it is possible to say that women in disadvantaged groups are affected by disasters to a large extend. After the earthquake disaster happened on 6th February 2023, social life in many provinces has radically changed and new living conditions have inevitably been emerged. In the current study, Nurdağı district, which was greatly affected by the earthquake, and the tent cities formed in this district were examined. 30 earthquake survivors living in a tent city in Nurdağı have participated in the study. In this study, which was designed with a qualitative research design, the gender elements that existed in social life before and after the earthquake were also examined. As a result of the study, it was determined that the gender-based role and responsibility sharing that existed in life prior to the earthquake continued after the earthquake and women therefore evaluated themselves in the context of unequal conditions. As a result of the study, it was proposed to develop a gender equality-oriented perspective on disaster management and to take strategic steps in this direction.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 10 Mayıs 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 28 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 30 Mayıs 2023 |
Kabul Tarihi | 24 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 41 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.